Yazılan yazılıyor ve ben yine aynı yerde, kalemim hiç durmaksızın..kendime söylüyor, sayıyor ve yüzüme yansıtıyor. Geçmez hiç bir yara yok, acı yok ve zamanın gelme zilinin çalmasını bekliyor. Aynaya baktığımda kıyamam dediğim kendime, kıyabildiğim aklımda, gözlerimin önüne vuruluyor..
Sazlar çalınıyor, bu son fasıl metni okunuyor yine bir dua gibi kulaklarımı çınlatıyor….kadehlerin doldurulup boşaldığı gecelerde, gecelerce..
Niceleri gibi etrafımı doldurmuş kalabalıklarımın içinde yalnız ve kendi eğlencemin içinde gönlümü eğlendirmekteyim, yine sensiz ,yanımda boşluğum ve gecenin hoşluğuna bırakılmış kendim...
Fotoğrafların içinde kendim ve bir o kadar senin hiçliğini hissedercesine poz vermişim yine bu gece…..onlarca beynin içinde saklanmış, çürümekte olan silüyetim, benim tek bir varlık için kalmamı ne kadar zorlaştırmakta, farkındaysam da savaşmaktayım..yaşıyorum yine aynı modumda..
Gündüzlerim hep bir karmaşa içinde, bilinçli yapmaktayım belki de bunu, kim bilebilir..Sen, senin var olma halin ve olmayışın….bu ise gecelerimi dolduran en büyük karmaşa, hareketliliğim, çocukluğumu senin sensizliğin bozmakta..
Kabuk tutmasını istemesem’ de, zamandı bu olacaktı bir vakit. Yaralarım acıtsa da severdim ben, senin izlerinle saklıydı her yanım..Tenimi sevmemiştim hiç, senin acıttığın güne kadar. Ve hiçbir tat bu kadar derin gelmemişti, ağzım böyle yanana kadar..
Geçtiğini bilmediğim nice baharlar, kokusuyla hasret bıraktı geçmişteki tüm sayfaları..Ve kimse sormazken, ben beklerdim gözlerden anladıklarımı, dillerin yansımalarından.Yaşantılar sayfalarca uzanırken geçmişten günüme, gözlerimi kapatmak isterken, kurtulamazdım eteklerime düşmelerinden..
Ve herkes sorgularken kimliğimi, ben hayatın ne anlam verdiğini araştırmaktaydım, sakin, kendi keşfimde, kendi kalemim defterimde..
Sebep gerekliymiş yaşananlara neden , ve sen gelişinle bir sebepmişsin asıl büyümem için adeta neden.
Özledim, kapı çalışlarımı ve senin açtığın kapıları ve özledim adaklarla dua etmeyi, içinde sen olan, umut olan, çaresizce beklemeleri…
Özledim küçüklüğümü, ilklerimi ve heyecanla yeni şeyleri araştırıp ,yapıp, sunmalarımı…Elim dolu dolu , yağmurda kapı bekleyişlerimi, sorumsuzca unutmalarını, umutlarımı ve hiç olmamışsın da varmışsın gibi davranmalarımı..
Mümkün olmayan şeyleri ,ne kadar olabilir diyerek yapmalarımı, saflıklarımı ve hiç olmayacak dediklerimin olmasının verdiği hazını yaşamayı, hayatın, senin getirdiğin aşk sürprizlerinin tadını..
NEMZA SİNANOĞLU
YAZARA E-POSTA GÖNDER