Yarın gelip uğrasan, arada bir uğrasan..
Hiç olmasa bir yerde buluşsak..
Durdu saatim, sesim sadece alış-verişlerimdeki nefesimde gizli.
Donuk bakışlarım duvarlarımda, nice sessizlik böylesini görmedi. Boş bir şarap şişesine değiyor dudaklarım şimdi, hüznümü temsil eden gözyaşlarım yanağımdan düşerken gözlerim kapalı.
Rüyadır diye belki ?..
Sesin geldi kulağıma birden, yeter artık uyan dedi.
Dün ateşler çıkıyordu gözlerimizden, bugün niye saklı ‘Aşk’ cep defterimizde ?
Yazmak kolay da, dile geldiğinde laf anlatılamıyor bu merete.
Tereddüt mutluluğu ürkütür mü ? Ben gittiğinden beri ürküyorum.
Kısacık kavuşmalar için, biriktirdiğim ayrılıklarım vardı benim.
Şimdi baktığımda parmak izlerinle dolu, dokunduğun her yerim.
Üzülme AŞK’sa bitmez diyorlar...
Dokunabilse, geçer miydi sahi ?
Yeniden nasıl alışılır bir yere, bu eve, başka bir kalbe ?
Hayat verdiklerini alma vaktindeymiş, diyecek tek doğru söz bu muydu şimdi ?
Olgunlaşmayı bırak, yaşlandım bir gecede sanki. Geleceğini bildiğim sabahları, şimdi görmek istemez yüzüm.
Eylülde gel yine..
Bambaşka birine dönüştüğüm gibi..
Şuan da bambaşka biriyim..
Nefes bile almasam olur derdin, hep severim seni..
Tek hayalin bu muydu sevgili ?
Gerçek oldu sanki,..
NEMZA SİNANOĞLU
YAZARA E-POSTA GÖNDER