Yeni Yılda

Yeni yılda her gün bir bardak süt içeceğim. Sigaraya tabii ki bu yıl da başlamayacağım. Dört günde bir saksı çiçeğimi sulayacak, ona gözüm gibi bakacağım.
Herkesten habersiz bir iki hafta ortadan kaybolacağım. Bütün iletişim kanallarını reddedecek, ancak ben istediğimde geri döneceğim.
Yıllardır tekrarladığım gibi, ama bu sefer gerçekten, Avrasya Maratonu’na katılacağım. Hatta köprünün ortasında seksek oynayacağım.
Saçıma su dalgası yapacağım bu sene. Doğum günümde en cırt renklerde giyinip en frapan halimde en çılgın saçlarla salınacağım.
Yeni yılda, ruhuma değen hiçbir şeyi hak etmeyenlerle paylaşmayacak; kalbimi kanatacak hiçbir anı unutulmazlar arasına katmayacağım. Seviyesizliklerin beni yıpratmasına izin vermeyecek, aklımı karıştıran anlamsızlıklara cevap aramayacağım. Tüm kirlenmiş beyinleri kendi çöplüklerine bırakacak, pişkinliklerinden uzak duracağım.
Bir akşamüstü, hiç aklımda yokken, Kız Kulesi’nde çay içeceğim. Galata Köprüsü’nde yürüyecek, uzun uzun Haliç’i seyredeceğim. Kapalıçarşı ve Mısır Çarşısı’nı gezecek, bir simitle öğlen yemeğini geçiştireceğim.
Ekim’de Yedigöller’e gidecek, bir sürü fotoğraf çekip döneceğim. Ras Muhammed’de dalıp derinliğin renk cümbüşünde kaybolacağım.
Moralim bozulunca kendime bir demet kır çiçeği alacağım. Kartpostallar yapacağım sevdiklerime yollamak için. Sinema, tiyatro, dans gösterisi… Prömiyerleri kaçırmayacağım.
Birkaç haftada bir spa keyfi yaşayacağım. Tadına doyamayıp tekrar Thai masajına gideceğim. Masaj sonrası yeşil çayımdan yudumlayacak, kalabalıklara karışmadan dosdoğru eve koşacağım. Minderlerde uzanıp hayaller kurarken tatlı bir uykuya dalacağım.
Santorini’de gün batımını Vallais Villa’dan izleyeceğim. Sevgilim istemeden onu öpücüklere boğacağım. “Daha güzel günlere” derken gözlerinin içine bakacağım.
İlkbahar geldi mi çıplak ayak kırlara koşacağım. Papatyadan taçlar, kirazdan küpeler takacağım. Kulağımda en sevdiğim müzikler, uzun yürüyüşlere çıkacağım. Aklıma estikçe bisiklete bineceğim sahilde. Bebek’teki Mini Dondurma’dan vanilya ve vişneli bir külah dondurma alacağım. Parkta biraz oturup güvercinlere ve gelip geçene bakacağım. Güneş vuracak yüzüme, sırıtacağım. Kucağımda aylık dergiler, banka şöyle bir yayılacağım.
Mutlaka Cemil’in konserine gideceğim. Sesim kısılana kadar bağırıp şarkı söyleyeceğim. Çıkışta Kızılkayalar’a uğrayacağım. Bu sefer bir değil iki ıslak hamburger birden yiyeceğim. Midem yansa da şikâyet etmeyeceğim.
Gecelerin kısaldığı bir gece Lizbon’da salsa yapacağım. Artık bir gayret edip California, Boston ve New York’taki dostları ziyaret edeceğim. Hatta Roma’ya uçacağım üç yıldır planda kaldığı üzere; İspanyol Merdivenleri’nde poz vereceğim kameraya.
Şampiyonluk turunda avazım çıktığı kadar bağıracağım. Bu sefer de şampiyon olamazsak ya istifa edeceğim bu takımdan ya da yönetime aday olacağım.
Yeni yılda günleri parlak renklere boyayacağım. Gökten düşen elmalarla kucak dolusu sevgiler yollayacağım. Biraz masal, biraz gerçek, doyasıya yaşayacağım.

Herkese iyi seneler…

Nilhan Fidan
fidannil@yahoo.com