"Gider... O sadece gittiğini zanneder...." Itır Sema Ertaş'ın yeni yazısı...
ÜÇÜNCÜ TEKİL ŞAHIS
Üçüncü tekil şahıs... O...
Gider... O sadece gittiğini zanneder. O'nu "biz" yapan çoğulun içinden çıkar. Çoğullar tekillenir, kelimelerde "biz" biter, "o" olur...
"Ben" kalırım, hem de kaldığımla kalırım. Bizsiz "ben" o kocaman çoğulun içinde ne yapsın! Çoğulu bırakır "ben"e dönerim... Ben ve O oluruz ayrı ayrı. Ayrılık böyle başlar...
Tekil "ben"liğim içinde daralırım. Çoğuldan tekile geçmek iğne deliğinden geçmeye benzer. Eğilirim, bükülürüm, sancırım, uzanırım, kısalırım, şekilden şekile girerim, hele bir de hayatın kör gözüne denk gelmişsem... tekil ben'e geçtiğimde kim bilir kaç parçam geride kalır! Ben'e sığamaz olurum. Kaçacak, kendimi avutacak bir çoğul ararım... neye yarar! Başka çoğullarda hiçbir tekille "biz" olamam.
"Biz" olmak kolay mı? Hiç değil, hiç de kolay olmadı...
Ben'in bencilliğini mi atamadık acaba? Belki de...