Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel başkanlığında ve Elif Dağdeviren’in direktörlüğünde 51. kez sinemaseverleri selamlayacak. Festivalin büyük ödülü Altın Portakal için yarışan filmlerse Türkiye’nin aynası gibi.

Genç fikirlerin hayata geçmesi, kadınların sosyal hayatta artan başarıları, çocuklar ve çevre konularının gündemde yer edinmesi gibi gelişmelerin izdüşümünü bu sene festivalde birebir izlemek mümkün. İşte 51. Ulusal Altın Portakal yarışının kodları:

İlk Filmler ve Ustalar

Altın Portakal’ın 12 adayından 5’i, ilk film. Ayşim Türkmen Keskin “Çekmeköy Underground”la, Osman Levent Soyarslan “Oflu Hoca’yı Aramak O.H.A.” ile, Erol Mintaş “Annemin Şarkısı”yla, Melisa Önel “Kumun Tadı”yla ve Kaan Müjdeci “Sivas”la Altın Portakal yarışında usta isimlerle yan yana. “Guruldayan Kalpler”le Ömer Uğur, “Balık”la Derviş Zaim, “Kuzu”yla Kutluğ Ataman ve “İtirazım Var”la Onur Ünlü’nün dahil olduğu bu manzara, festivalin, “gelenekten geleceğe” temasını da resmediyor.

Kadın Yönetmenler

Artık hayatın her alanında kendilerinden söz ettiren kadınlar, Altın Portakal’da da göz dolduruyor. Ulusal Yarışma’daki 3 filmin yönetmen koltuğunda kadınlar var: İlk uzun metrajı “Çekmeköy Underground”la Ayşim Türkmen Keskin, 48. Altın Portakal’da En İyi Yönetmen ödülü kazanan, “Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku”nun yönetmeni Çiğdem Vitrinel ve “Kumun Tadı” ile Melisa Önel.

Çocuklar ve Gençlerin Öyküleri

51. Altın Portakal’da, günden güne seslerini daha gür ve özgür duyuran çocuklar ve gençlerin hikayeleri de 3 filmde karşımıza çıkacak. Kaan Müjdeci, “Sivas”ta 11 yaşındaki Aslan’ın ilk aşk uğruna göze aldıklarını ve yaralı dövüş köpeği Sivas’la dostluğunu resmediyor. Kutluğ Ataman’ın “Kuzu”su ise sünnet tedirginliği yaşayan Mert’in öyküsü. Mert’in asıl korkusu ise ablasının, sünnette kesilecek kuzu bulamazlarsa onu keseceklerini söylemesi. Ayşim Türkmen Keskin de “Çekmeköy Underground”la sıkıştıkları dünyadan çıkışı ‘arabesk rap’te bulan gençleri beyazperdeye taşıyor.

Çevreye Duyarlı Filmler

Gündemimizden düşmeyen ve bundan sonra da düşmeyecek gibi görünen ‘çevre’ sorunları kaçınılmaz olarak yarışma filmlerinde de yer bulmuş. Usta yönetmen Derviş Zaim, “Balık”ta doğrudan çevre felaketine odaklanıyor ve felaketin sebebi olarak da insanlığın hırsını işaret ediyor. “Oflu Hoca’yı Aramak O.H.A.” ise çevre duyarlılığına, betonlaşma hırsıyla Karadeniz sahillerinin inşaata açılması üzerinden dikkat çekiyor. Bunu da şimdiye dek Türkiye sinemasında alışık olunmayan farklı ve etkileyici bir mizahi dille yapıyor.

Sanatçıların Dünyası

Altın Portakal’ın iki adayının, fazla uzağa değil kendi dünyalarına ayna tuttuğunu söylemek mümkün. Murat Düzgünoğlu’nun yönettiği “Neden Tarkovski Olamıyorum?” filmi, adı üzerinde, Tarkovski’yi örnek alan bir yönetmenin hikayesi.... Kötü televizyon filmleri çekerken sinema filmi yapabilmenin hayalini kuran Bahadır’ın çelişkileri, filmin ayrı bir boyutu! Ömer Uğur imzalı “Guruldayan Kalpler” ise heykeltıraş ve ressam Hülya’nın atölyesine götürüyor seyirciyi. Bunu yaparken de seyir keyfiyle mizahı ince bir dengede tutuyor. Kendi deyimiyle ‘henüz hiçbir kitabı yayınlanmamış yazar’ Arif’i de sanatçı kategorisine eklersek “Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku” da Altın Portakal yarışında sanat dünyasına kapı aralayan filmlerden...

Buluşmalar

Altın Portakal yarışı bu yıl iki ilginç buluşmaya da sahne oluyor. 2001’de ilk çıkışını, Derviş Zaim’in “Filler ve Çimen”iyle yapan Sanem Çelik, “Balık”la 13 yıl sonra bir kez daha Derviş Zaim’le çalıştı. Efsane televizyon dizisi “Behzat Ç.”de birlikte rol alan Erdal Beşikçioğlu ve Sezin Akbaşoğulları ise bu kez beyazperdede, “Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku”da bir araya geldi.

Dünya Prömiyerleri

Bu sene Altın Portakal adaylarından 5’i, dünya prömiyerlerini Antalya’da yapacak. Bunlar; Çiğdem Vitrinel’in yönettiği “Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku”, usta yönetmen Ömer Uğur imzalı “Guruldayan Kalpler”, Ayşim Türkmen Keskin’in ilk filmi “Çekmeköy Underground”, Osman Levent Soyarslan’ın yönettiği “Oflu Hoca’yı Aramak O.H.A.” ve Ayhan Sonyürek’in yeni filmi, “İyi Biri”.

Türkiye Prömiyerleri

Yolculuklarına dünya festivalleriyle başlayan, son dönemin ödüllü filmleri de Türkiye’de ilk kez Altın Portakal yarışında izlenebilecek. 64. Berlin Film Festivali’nden CICAE ödülüyle dönen Kutluğ Ataman’ın “Kuzu”su, 71. Venedik Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü ve En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazanan, Kaan Müjdeci’nin yönettiği “Sivas” ve Erol Mintaş’ın, 20. Saraybosna Film Festivali’nde “Saraybosna’nın Kalbi”ni kazanan filmi “Annemin Şarkısı”, Türkiye’de ilk kez Altın Portakal’da seyirci karşısına çıkacak.