10 Kasım

Cumhuriyetimizin 15.senesinde Gazi Mustafa Kemal Atatürk rahmetli oldu.

Şehit ve gazilerin kurduğu,yetimler,öksüzler yani şehit kadınların da ülkesinde,maalesef bizleri garip olarak bırakarak aramızdan ayrıldı.

Yüce Türk ulusumuza bugünleri, bu heyecanları veren,bu çığırı açan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü huzurlarınızda rahmetle ve özel bir ihtiramla anıyorum.

Atam, nutukta söylev ve demeçlerinde en sonunda da gençliğe hitabında Türk milletimize apaçık tebliğ ediyorsun ki;

Bu topraklarda,bu sınırlar içinde,hürriyet içinde,istiklal sahibi olarak,yurtta- cihanda sulh adına,nasıl yaşamamız,nasıl davranmamız,nasıl tavır almamız gerekiyor? Bunun için neleri bilmemiz lazım,nelerin bilincini oluşturmamız,hangi bilinçte buluşmamız gerektiğini,sonsuza kadar reçeteleri,nasihatleri,plan ve projeleri,örnekleriyle verdin.

Nutkun gençliğe hitabesinin üzerindeki paragrafta;

Önce bize, başlangıç talimatı olarak, “ istibdat fikrini yok etmek lazım”,dedin.

“İstibdat deyince”,tarihte ve padişahlarda aradık.
Senin bahsettiğin “istibdat”,birbirimize yaptığımız zulüm,baskı ve anlayışsızlıktır.

“Hakka tapan ulusun, birbirinin hakkını, teslim etme”yişidir.

Sen cumhuriyeti gazi ve şehitlerle kurdun.

Yakın arkadaşlarınla da inkılapları bunun üzerine inşa ettin.

Biz sosyal ve siyasal mirasyediler olarak yedik.

Bitirdiğimizin farkına varamadık.

Şimdi AB hatırlatınca kızıyoruz.

Sen doğallıklar doğaçlaması,türk yaşamının gizemli çözümü,Mehmet Akifin dediği gibi; “ruhların vahyini alıp da,milletine sunan”,kan,ter ve bilimin sonucu özel insan Gazi Atatürk.

Seni, her zamankinden fazla rahmetle, saygıyla hatırlarken,kendimizi toparlayarak,kendimize gelerek,
“hareketine” ancak, anma diyebiliriz.

Seni gönlümüze tekrar sokmayı, gözümüzde tekrar tutmayı,önümüzde önder etmeyi idrak etmeliyiz.

Atam, Milli marşımızı iman ve büyük bir heyecanla söylüyoruz

Türk milletinin bir ferdi olmakla, Türkiye Cumhuriyetinin bir vatandaşı olmakla, iftihar edip,gurur duyuyor ve bunu da şan ve şerefle haykırıyoruz.

74 sene önce rahmetli olan gazi ve arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyet, evlatlarınca, bundan böyle, daha hızlı bir şekilde,daha reel,yürekten eksiklerini tamamlayacaktır.

An dahi unutmak,hatırlamamak,gevşekliğimiz,
vurdumduymazlığımız,bilinçsizliğimiz ve idraksizliğimiz bize haramdır.

Yücelirken yaşatacağız,yaşatırken yücelteceğiz.

Bu süreçler dengesi hiçbir cumhuriyet kuruluşuna benzemeyen Türkiye Cumhuriyetinin ve hayat buluşunun gizemidir.

Bu millet mücadelesinin payidar olma makamındaki inat, iman, israr ve sebat,görev anlayışının uygulamalı tecellisi olacaktır.

Öyleyse, bu büyük Türk inkilabını öğreneceğiz, öğreteceğiz, bilinç haline getireceğiz, envanterini çıkaracağız, üzerimizdeki zimmeti,

itiraf ve ifade edeceğiz.

Gerisi finansal çözümlerdir.

Nur içinde yat, bize hakkını “samimiyetimiz ve başarımız nispetinde helal et”.

hikmetsuner@yahoo.com