'Aslında yanlış kadın yoktur. Sadece ters istikametten gelen erkek vardır. Çünkü aşk erkeğe yakışır, kadın zaten aşktır.' Can Dündar belki de diğer erkeklerden daha fazla tanımış kadınları, aslında çoğunu hiç tanımıyor olsa da işte bu cümleyi kurmuş.

Hiç haksız da değil hani. Çünkü kadınlar sebepsiz, şartsız, koşulsuz, hesapsız, kitapsız severler. Parasına, puluna, işine, gücüne, yaşına bakmadan severler. Kalp gözleriyle görürler. Aşkın belli kalıpları yoktur, bunu en çok kadınlar bilirler. Her zaman önce kadınlar tabuları yıkabilirler. Aşka inanan bir tek kadınlar kalmıştır belki de..

Ve kadınların küçük sevgilileri; belki de bir kadının sevgili olarak en son düşüneceği erkeklerdir kendilerinden yaşça küçük olanlar. Neden diye sormayın, tahmin edebilirsiniz. Bir kadın her zaman güçlüdür ama yanında kendini koruyacak bir erkek ister. Zorluklar karşısında güçlü olacak, destek olacak, 'Korkma ben varım' dediğinde gerçekten onun yanında olacağına onu inandıracak bir erkek.. Tabi böyle erkekler de yaşça büyük erkeklerdir. Bu bir kalıptır. Hayatın zorluklarını görmüş denir, nasıl dayanacağını bilir diye düşünülür. Ama malesef gün gelir ve kadın bu kalıptan çıkar. O gün, kendinden yaşça küçük bir erkeğe aşık olup ondaki gücü gördüğü gündür.

Erkeğin ya da kadının yaşının diğerine göre alışılanın aksine küçük ya da büyük olması sorun olmamalıdır. İnsanların kalp yaşı, genç hissetmesi önemlidir. Hala çocuk gibi hayata bakabilmeli, sıkıntıları büyütmemelidir. Elbette hayatın bütün sıkıntılarını tek başımıza taşıyamayız ve bunun için birine ihtiyaç duyarız. Fiziksel olarak güçlü bir insana değil aşka inancı, size inancı güçlü olan birine.. Eğer hayata aynı pencereden bakabiliyor ve hep mutluluk görüyorsanız o pencereyi bir başkasının kapatmasına izin vermeyin. Genç hisseden bir kalple her yaşta insan mutlu olabilir. ;)

GAMZE KÜP
YAZARA E-POSTA GÖNDER

Diğer yazıları liste halinde görmek için tıklayın >