MUTFAKTA KORKAK VE BECERİKSİZİM
Her şey eve kurt gibi aç gelip makarna yeme isteğimle başladı. Aslına içimde ki doğrucu Gabi “kızım anneciğini bekle, o seni doyurur, yine mundar etme malzemeleri” demedi değil ama bu akşam kararlıydım midemin gördüğü en güzel makarnayı yapacaktım.
Yapacaktım…
Ama beceremedim.
Yemek yapma konusunda bende doğal bir beceriksizlik var ve bunun genetik olması mümkün değil annem istediğinde gayet de güzel yemekler pişirebiliyor. Rahmetli anneannem ise dehşet ötesi yetenekliydi. Eğer bu yeteneksizlik durumu genetik değilse şayet, o zaman beni çöpten aldıkları varsayım kesinlik kazanacaktır.
Mutfakta başarısız olmamın ötesinde benim bir sırrım daha var ki, bu blogun sonucunda sır olmaktan çıkacaktır.
BEN DÜDÜKLÜ TENCERE DENEN LANET CANAVARDAN DELİ GİBİ KORKUYORUM.
Bazen kullanmak zorunda kalıyorum, mısır haşlamak için gibi basit faaliyetler için tabii ki de. Bir kere, her seferinde o düdüğün başlangıçta hangi pozisyonda durması gerektiğini hatırlamaya çalışıyorum. Bunu her seferinde unutuyorum ve yardımı Google amcadan alıyorum. Bilgisayarıma bakacak olursanız, arama sekmesinde ” düdüklü tencerenin düdüğü başlangıçta nasıl olmalı?” sorusunu bulabilirsiniz. Gülmeyin, Google’a abuk sabuk soru soran insan evlatlarından biri de benim ama hayatım söz konusuysa bu abukluğu yaparım.
Sorumun cevabını on kez okuduktan sonra mutfağa doğru yol alıyorum ve antreye anneme yönelik şöyle bir not bırakıyorum: anneciğim, eğer bu notu okuyorsan demek ki ben ölüyüm. Bu bir intihar denemesi değildi, yalnızca düdüklü tencerenin suikast girişimi başarılı oldu. Tüm borçlarımı sana bırakıyor, odamı Kardelene bağışlıyorum. Ayrıca beni morgda bekletmeyin hemen manzaralı bir yere gömün.”
Bu notumdan sonra tencereyle olacak olan savaşıma hazırlanıyor ve silahlarımı kuşanıyorum: tahta kaşık, uzun saplı, kalın mutfak eldiveni, havlu, su, cep telefonu(ölmezsem yardım isteyebilmek için) . Pişmeye başlamasıyla o uuuuuuuuu diye çıkan hava için o düdüğe müdahale ediyorsunuz ya ben onu, ocağın altında bulaşık makinesi için olan boşlukta saklanarak,upuzun saplı kaşıkla yapıyorum bir yandan da: Allahım ne olusun ölmeyim, böyle saçma ve komik bir ölüm şeklini bana laik görme, herkesin beni anımsarken dalga geçmesini istemiyorum diye dua ediyorum. Kabul ediyorum “ölüm hiç bit şey, imaj her şey”
İşte sevgili okuyucu kendimle ilgili önemli bir sırrı daha paylaşmış oldum. Ama Garanti o Bonus’u bana versin söz ilk işim yemek kursuna yazılacağım:) Nasıl fikir ama?
Gabriela Olaru
gabrielaolaru@hotmail.com
www.gabrielaolaru.com
GABRIELA OLARU
YAZARA E-POSTA GÖNDER