Çandarlı, Sıcaklar ve Spor

Yazımın başlığına geçmeden önce;

Aslında size bugün "Spor Merkezlerinin İletişim Çabaları ve Halkla İlişkilerin Önemi" konulu bir yazı yazacaktım. Yazıya başladım ve yarıladım da. Sonra dedim ki kendi kendime, yazımı Temmuz aynının sıcak ve güzel bir Pazartesi gününde okuyacaksınız ve sıcak bir Pazartesi gününde Workshop kıvamında bir yazıyı yazmanın önce bana haksızlık olacağını, sonrada siz sevgili okuyucularıma sıkıcı geleceğini düşünerek bu konu hakkında yazmayı biraz daha ileri bir tarihe atma kararı aldım.

Gelelim bu haftaki yazının başlığına. Yazının başlığı dikkatinizi çekmiştir. Kiminiz ne demek bu Çandarlı derken, birçoğunuzda Çandarlının, İzmir’in Dikili ilçesine bağlı yarımada şeklinde bir belde olduğunu biliyorsunuzdur.

Bende bu yazımı size Çandarlı dan yazdığım için başlığı da bu şekilde koymayı uygun buldum.

Çandarlı, Yukarıda da yazdığım gibi İzmir in küçük bir beldesi. Bu nedenle de genelde Ege bölgesinde yaşayanların daha sık ziyaret ettikleri bir belde. Yani biz İstanbullular burada birazcık azınlıkta kalıyoruz. Özellikle hafta sonları buraya yakın yerlerde yaşayan egelilerin akınıyla bu fark daha da ortaya çıkıyor.

Bir Spor bilimci olarak buraya gelir gelmez hemen burada hangi sporların yapılabileceğini araştırma kararı aldım. Ve edindiğim bilgiler beni gayet mutlu etti. Çandarlı da eğer isterseniz yaz aylarında hemen hemen bütün su sporlarını yapabiliyorsunuz. Bunun için yeterli olanak ve imkan burada bulunuyor. Siz yeter ki spor yapacağım deyin. Özellikle kışa doğru havalarında soğumasıyla beraber esen şiddetli rüzgârlar sayesinde Yelkenli ya da Rüzgâr Sörfü yapılabileceğini de farklı bir alternatif olarak özellikle belirtmek isterim.

Evet, havalar iyice ısındı. Bu sıcak havalarda spor yaparken dikkat etmeniz gereken belli başlı noktalara da sağlığınız açısından dikkat etmeniz gerekiyor. Aksi halde spor yapıp sağlıklı olacağım derken spor yaptığınız yere yığılıp kalabilirsiniz.

O halde spor yaparken nelere dikkat etmeniz gerektiğini sıralamaya başlayalım;

- Spor yapmaya başlamadan en az iki saat öncesinde yemek yemiş olun. Aç karnına spor yapılmaması gerektiği gibi şişmiş bir mideyle de spor yapmak sağlık açısından son derece riskli bir durumdur.

- Aşırı sıcak havalarda spor yapmayın. Mümkünse sabahın erken saatlerinde ya da akşam güneş battıktan sonra sporunuzu yapın.

- Yüksek tansiyon, Şeker ya da Kalp hastalığı gibi rahatsızlığı olanlar kesinlikle bir hekime danışmadan spor yapmaya başlamasınlar. Sağlığınız açısından özellikle bir spor hekiminin sizi yönlendirmesi daha doğru olacaktır. Sıcak havalarda bu konunun önemi iki kat daha artmaktadır.

- Yapacağınız egzersiz türüne bir spor uzmanına danıştıktan sonra mümkünse uzman kontrolünde yapmanız sizi daha verimli sonuç almaya yöneltecektir.

- Bir spor hocası ile çalışma imkânınız yoksa öncesinde mutlaka kendinize uygun bir program yazdırın. Özellikle kışın bir spor merkezine üye olanlar yazlık yerlere tatile çıkmadan önce spor eğitmenlerinden tatilleri süresince neler yapmaları gerektiği konusunda bilgi almalılar.

- Spor sırasında ve özellikle sonrasında bizler için en önemli nokta vücudun sıvı kaybıdır. Spor yaptıktan hemen sonra kesinlikle yemek yemeyin. Bu çok riskli bir durumdur. Yemek yemek için en az bir saat geçmiş olmasına dikkat edin. Buna karşın yaptığınız egzersiz esnasında vücudunuz çok fazla sıvı kaybetmektedir. Mutlaka kaybedilen sıvı özellikle bol su içilerek geri kazanılmalıdır.

- Ağırlık çalışması yapanlar, kesinlikle kendi başlarına çalışmamalılar. Bu durum spor sakatlıklarını da beraberinde getirdiği gibi ileride çok ciddi sonuçlar da doğurabilir. En azından en başından neyi nasıl yapmanız gerektiğini bir fitness eğitmeni ile görüşmeden ağırlık çalışmaya başlamamalısınız.

- Spor yaparken kullandığınız kıyafetler yaptığınız egzersize uygun olmalı. Doğru kıyafet seçimi daha rahat spor yapmanıza büyük ölçüde yardımcı olacaktır.

Sonuç olarak, Yaz sıcaklarında bunlara dikkat etmeniz sizler açısından yeterli olacaktır.

Bu hafta benimde üyesi olduğum bir Spor Merkezinde haftanın belirli günlerinde Yoga dersleri veren çok hoş, alımlı bir bayanla tanıştım ve dersine girdim.

Bahsettiğim kişi uzun yıllarını yoga ya vermiş, insanlara huzur, dinginlik kazandırırken sağlıklı birer bireyler olmaları için fedakârca elinden geleni de yapan bir Yoga eğitmeni.

Hocanın Yoga seansı sizi o kadar kendinizden geçiriyor ve rahatlatıyor ki, bir seanslık saatin hiç bitmemesini istiyorsunuz.

Konusunda deneyimli, uzman yoga eğitmeni Sn Şeyma Özcan hocaya buradan teşekkür etmek istiyorum. Kendisini, işini bu kadar iyi yaptığı için tebrik ediyorum.

Önümüzdeki haftalarda Şeyma hoca ile Yoga hakkında konuşarak sizlere bu konuyla ilgili daha detaylı, bilgilendirici bir yazı yazmak istiyorum.

Yazımı sonlandırmadan önce bir teşekkürde sizlere borçlu olduğumu düşünüyorum.

Bundan önceki yazıyı yayınlanması için Sevgili Cenk’e mail olarak gönderdiğimde kendisi son yazımın 11.000 üzerinde (Özellikle rakamla yazdım) :) okunduğunu söyledi. Açıkçası bu durum beni çok mutlu etti.

İnsanın boşa kürek çekmediğini görmesi çok güzel bir duygu.

Yazılarımı düzenli takip eden siz değerli okuyucularıma kalpten milyonlarca teşekkürler.

Cosmoturk ailesi içerisinde sizlerle buluşmak güzel.

Güneşli güzel günler sizlerle olsun.