ABD - Valizlerinizi robota teslim edip, mekanik yatağa kurulabilirsiniz
New York’taki YOTEL’in eşiğinden adımını attığında, tasarımıyla lüks uçakları andıran fütüristik bir evrene girdiğinizi hissedeceksiniz. 24 saat hizmet veren self-servis check-in masalarında işini tamamladıktan sonra, valizini otelin robotu Yobot’a teslim edebilirsin. Odaların de teknolojik açıdan lobiden aşağı kalır yanı yok tabii. Mesela mekanik yatağınız, penceren dışarıyı izlemeniz için ideal pozisyonu bulmanıza yardımcı oluyor. iPod/MP3 bağlantı ünitelerinin de aralarında bulunduğu diğer teknolojik özellikleri ise saymaya bile gerek yok.
İspanya - Hayal gücünüz fazla mesai yapacak
İspanya’nın başkenti Madrid’teki Silken Puerta América Hotel’deki Space Club odaları, Pritzker ödüllü ünlü mimar Zaha Hadid’in imzasını taşıyor. Saf beyaz ve petrol siyahı olmak üzere iki seçeneğe sahip olan odaya girer girmez, kendinizi yatağa bırakıp pürüzsüz tavanı izlemeye dalın. Emin olun kendisi uzayda süzülüyormul gibi hissedeceksiniz. Hayal gücünüzün daha fazla mesai yapmasını istiyorsanız, otelin diğer katına geçip, yine Pritzker ödüllü bir mimar olan Jean Nouvel’in tasarladığı odada konaklayabilirsiniz. Zira bu oda, Tetris oyununu andıran mobilyaları ve ultra modern, interaktif tasarımıyla konuklarını duyusal bir yolculuğa çıkarıyor. Başka bir deyişle, hangi odasında kalırsanız kalın, Silken Puerta América sizi dış uzayda bir yolculuğa götürüyor.
Malezya: Dünyanın en konforlu konteyner oteli
Malezya’daki Kuala Lumpur Uluslararası Havalimanı içerisinde yer alan Capsule by Container Hotel, en uç noktada konfor sağlayan konteynerlardan oluşuyor. Otelin lounge bölümü, kütüphanesi ve kapsül alanları havaalanı yakınında rahatça dinlenebilmeniz için özel olarak kurgulanmış. Minimal alanda kaliteli yaşam sürme anlamına gelen “kyosho jutaku” konseptiyle tasarlanmış otelde, 120 konteynere ek olarak havlular ve terliklere ek olarak ayakkabılarınızı koymak için bir bölme de kiralayabiliyorsunuz.
Singapur: Odanızda roketle yolculuğa çıkmak ister misiniz?
Singapur’un Little India semtindeki Wonderlust’a adım attığında, adeta dünyaların çarpışmasına şahit olacaksınız. Örneğin otelin ‘Pantone’ ve ‘Whimsical’ gibi isimlere sahip odalarında, kendinizi bir renk fırtınasının içinde bulacaksınız. ‘Space’ odasındaki dev roketteyse kendinizi kozmik bir kâşif gibi hissedeceksiniz. Odaların merkezine yerleştirilmiş buzlu camla çevrili dev duş ve banyoları da unutmayalım. Ayrıca internetten ayrı kalamayanlar, lobiden sınırsız internet bağlantısına sahip, şehir rehberi yüklü akıllı telefonları ödünç alabiliyor.
Japonya: Anahtar yerine yüz tanıma sistemi
Nagasaki’deki Hen-na Hotel, gelecekten gelmişe benziyor. Henn, Japonca’da “değişim” anlamına geliyor ve bu otel adını sahiden de hak ediyor. Check-in masasındaki çok dil bilen robot dinozorlar sizi şaşırttıysa, odanıza anahtarsız girmenizi sağlayan yüz tanıma sistemiyle tanışana kadar bekleyin. Ayrıca otel, duyarlı ve konforlu bir ortam yaratabilmek için güneş panelleri kullanıyor ve otelin de içinde bulunduğu Huis Ten Bosch tema parkını ziyaret etme imkanı sunuyor.