ANNEANNEM
Çocukken, akşamları, anneannemin, “hadi bakalım, vakit geldi, yatağa” ikazıyla, hemen kalkar, babamızı-annemizi öper “Allah rahatlık versin” der, odamıza giderdik. Ama önce, tuvalete girerdik.
Anneannem de her defasında, “Kilodunuzu değiştirin. Çişinizi yaparken dikkat edin. Sıçramasın” diye tembih ederdi.
Geceliklerimizi giyer, terliklerimizi çıkartıp, doğru yatağa.. Yalın ayak, asla yere basmazdık. Sonra, Anneannem yanımıza gelir, “dua edeceğiz, şükredeceğiz, ellerinizi acın bakalım” derdi.
Ama önce sorguya çekerdi.
“Söyleyin bakalım, bugün Allah rızası için ne yaptınız, kimleri sevindirdiniz, hayır dua aldınız mı, kuşlara su, ekmek verdiniz mi, onlara taş atmadınız değil mi, yaşlılara yardım etiniz mi, kalp kırdınız mı, ağzınızdan kötü söz çıktı mı?”..
Çocukluk işte, ben, ablamın kabahatlerini söylerdim, o da benim tabii. Sonra da “ispiyoncu ” derdim.
Anneannem de, “hayır ispiyoncu değil, bana söylenecek ki, ben de sizin yanlışlarınızın, hata olduğunu anlatacağım. Siz de bir daha yapmayacaksınız” derdi.
Masallar anlatırdı.
Şimdi düşünüyorum da, masalların hepsinde dersler vardı. Özellikle de haram-helal, sevap-günah, içkinin-kumarın zararları, dost-düşman, kötü yol-iyi yol, iyi arkadaş-kötü arkadaş gibi konulardı.
Kelimelerin, çoğunun anlamını bilmezdik. Ne demek diye sorduğumuzda, söylerdi, gene anlamazdık. Ama, dua etmezsek de içimiz rahat etmezdi. Zamanla, ne anlama geldiğini öğrendik.
Nurlarda yatsın anneanneciğim.
Mesela,
“Kasabada oturan yaşlı bir teyze varmış. Onun evine canına kıymak için girmişler. Bir bakmışlar ki, kadının belden aşağısı kesik. Ertesi gün kadını pazarda görmüşler. Elleri ayakları yerinde, yürüyor. Ertesi akşam gene evine gitmişler bu defa kadının kafası yok. Gene pazarda sapasağlam görünce, kadının yanına yaklaşırlar ve - Geceleri senin evine öldürelim diye giriyoruz ama senin ya belden aşağı kesik ya da kafan kesik nedir bu diyorlar .O da evladım,ben yaşlıyım,yorgun oluyorum,yatağa girdiğimde ayetel kürsü okuyorum. Bazen uykum geliyor bitirmeden uyuyorum, bazen bitiriyorum hepsi bu yavrum “ diyor. Kötü adamlarda tövbe edip islah oluyorlar.
Ayetel kürsü”yü okumadan asla uyumayın, bu dua sizi her türlü kötülüklerden korur derdi anneannem. O gündür, bu gündür, okumadan uyumam, okumadan kapıdan adımımı atmam.
Ve şimdi anneannemin bizlere ezberlettiği duası,
“Allah’ım, bilerek-bilmeyerek işlemiş olduğum günahlara, bin kere tövbeler tövbesi.Verdiğin vereceğin bütün nimetlere, bütün iyiliklere şükürler olsun, hamd-ü senalar olsun. Allah’ım, kılınan namazların, çekilen tespihlerin, okunan Kur’an ların yüzü suyu hürmetine, Sen niyetleri bilici, Duaları işiticisin. Sen her halimden haberdarsın. Senden başka yar’ım, senden başka medetkarım yok. Bana yardım et, zor işlerimi kolaylaştır, selamete çıkar. Sen her şeye kadirsin, İstediğini hükmedersin. Sensin vekilim. Allah’ım, beni kusursuz verdin kusursuz al. Beni, önümden arkamdan, sağımdan solumdan gelen her türlü kazalardan belalardan, kötü insanlardan, kötülüklerden, kötü yoldan, kötü arkadaşlardan muhafaza et. Gözden, elden, ayaktan, sıhhatten düşürüp kimseye muhtaç etme. Hayırlı nefesler, hayırlı akıbetler ver. Dert verip derman arattırma. Hastalıklarımı izale et. Sağlık, sıhhat şifa ver. Sen sıhhat verenlerin, sen şifa verenlerin en hayırlısısın. Rahman ve rahim ellerini, inayetini, rahmetini bereketini, nimetlerini üzerimden eksik etme. Zarar vermelerine müsaade etme.
Beni, mahsun etme, mahcup etme, mağlup etme, mağdur etme, mazlum etme, galiplerden kıl, aziz kıl, muzaffer kıl, muazzez kıl, muvaffak kıl, müyesser kıl, güzide kıl, başarılı kıl, bana hayırlar yaz, hayırlar göster, hayırlara tebdil et, hayırlı nefesler, hayırlı akibetler ver.
Rızkımı genişlet, kat kat ver. Rızkımı artır. Enam ve Kevser bereketi ver. İnayetinden servetimi artır. Şükrün idrakine varmamı nasip et. Beni ve zürriyetimi salih kullarından yap, Bana ve zürriyetime salih ameller nasip et. Beni takvada, taat de, hayır işlerinde ileri geçenlerden yap. Bana güç ve iktidar ver,mükafatına nail olacak salih ameller nasip et. Derecemi, makamı, mertebemi, şanımı, şerefimi, ünvanımı yücelt, yüksel. Dünyada da, ahrette de itibarlı kullarından yap.
Her şeyin, en hayırlısını, en bereketlisini, en sağlıklısını, en huzurlusunu, en itibarlısını nasip et. Gözden, nazardan, hasetten, fesattan, hilekarların hilesinden, entrikacıların entrikalarından, hainlerin hiyanetliklerinden, iftiracıların iftiralarından, içkiden, kumardan, sihirden, tabi afetlerden koru.
Yalnız sana inanır, yalnız senden isteriz, Allah’ım dualarımızı kabul et. Amin…
Yattım yatağa döndüm sağıma, dört melek dört yanıma, benden selam olsun, gideceğim mekanıma. Yarın kalkarım inşallah, kalkamazsam “hakkın eşşedüenna ilahe illahlah,ve eşşedüenna muhammeden abdehü veresülü.”.
Küçücük ellerimizi yüzümüze sürer, amin dedik.
Nurlarda yatsın, ruhu şad olsun.
Çocukluğum, özlediğim, yokluğunu daim hissettiğim böylesi harika insanlarla geçti. Onlardan, hayata dair çok şey öğrendim.
Bu mübarek ramazan ayında sizlerle paylaşmak istedim.
Saygılarımla.
Hikmet Suner
hikmetsuner@yahoo.com
HİKMET SUNER
YAZARA E-POSTA GÖNDER