“Gecelik ilişkilere aşk diyen bir zihniyet gelişti. Aşkın ve sevginin tanımını kirlettik.” Cenk Babaeren’in yazısı…
Masum sevgiler ve kirletilmiş aşklar…
Bugünlerde aşk ayaklar altına alınmış, ucu bucağı olmayan yerlere sürüklenmek isteniyor.
Gecelik ilişkilere aşk diyen bir zihniyet gelişti. Aşkın ve sevginin tanımını kirlettik.
Nereye bakarsanız yalan yanlış ihanet öyküleri gündemi meşgul etmiş. Kim neden ayrılmış? Kiminle aldatıyor? Kimin yatağında yakalanmış? gibi…
İnsanların işleri güçler yok bunlarla yatıp bunlarla kalkıyorlar. Reklam kokan sahte haberlerle avunup duruyorlar.
Ama akıllarından hiç kendilerini sorgulamak geçmiyor. Aynaya bakıp ilişkileri konusunda biz nerede hata yaptık demek ve mutsuz giden ilişkilerini düzeltmek için çaba da sarf etmiyorlar.
Ne de olsa başkalarının yaşamı kendi yaşamlarından daha önemli.
Şu günlerde yazmış olduğum “Bir Erkeğin Güncesi” kitabımla medyada yer almaya başladım.
Hiç yoktan bu fırsatı yakalamışken insanların kendilerini sorgulamaları için çabalayıp duruyorum.
İlişkilerinin ara dönemlerinde karşılıklı konuşup, ilişkilerinin nereye doğru gittiğini tartışmalarını ümit ediyorum.
Yaşamış ve artık deneyim sahibi olmuş bir adam olarak insanlara bir şeyler verebilirsem ne mutlu bana…
Çevrenize şöyle bir bakın. Nerede anneanne ve dedelerimizin zamanında yaşanan, saygı ve sadakatin ön planda tutulduğu aşklar?
Masum duygularla sevginin var olduğu, insanların birbirlerini kırmak için yarışmadıkları bir yaşamı özler oldum.
Dünyanın gidişini değiştiremem. Bunun farkındayım. Ama birkaç çiftin ilişkilerini sorgulamalarını sağlayabilirim.
Düşüncelerimi özgürce söylediğim için eleştiri de alabilirim. Utanması arlanması yok kitap yazmış bir de televizyonlara çıkıp kitabı hakkında konuşuyor diyebilirler.
Ne derlerse desinler... Doğrularımın peşinden gitmeyi, yaptığım her şeyin arkasında durmayı ve insanlara bir şeyler vermeye devam edeceğim.
DİĞER ADRESLER 
