Çok küçük yaşlarda edinilmesi gereken alışkanlıklardan biri olduğunu düşündüğüm kitap okuma alışkanlığı insanların şehir hayatında iş stresi ile özel ilişkilerinin arasında sıkışmışlıklarından dolayı devamlı erteleniyor.
Hiç unutmam ilkokul üçüncü sınıfta iken annemin bana hediye ettiği bir çanta içinde bulunan 40 adet çocuk kitabı ile başladı okuma maceram, ilerleyen yıllarda ailemin beni kitap fuarlarına götürmesi ve ailemizde bulunan herkesin elinden yaz-kış ayırt etmeksizin kitap düşmemesi nedeni ile kitaplarla aram hep iyi olmuştur. Yaşıtlarım barbi bebek koleksiyonları ile uğraşırken ben bana bir hediye alınacaksa hep tercihimi renkli kapaklı güzel hikayeleri içinde bulunduran kitaplardan yana yapmışımdır. Oturduğum yerden kapağını araladığımda binbir karakter ile tanışıp, onların büyülü hikayelerini uykusuz kalma pahasına saatlerce okumuşluğum vardır.
Bugünlerde ise ortaokul ve lise yıllarımdan bana kalan iki arkadaşımla birlikte bir kitap yarışı içindeyiz. Bir yıl boyunca okuduğumuz kitapları birbirimize haber vererek ve yıl sonunda 50 kitap okumayı hedefleyerek, günlük yaşantımız arasında unuttuğumuz kitap okuma alışkanlığını tekrar kazanmak için yarışıyoruz.
Son yıllarda ise internetin ve sosyal medyanın hayatımızın orta yerine bodoslama girişi ile ve hayatımızı epey bir kaplaması ile birlikte Dizüstü Edebiyat isimli bir seri ortaya çıktı. İnternet fenomenlerinin yazdığı bu kitaplar, sizinle benzer hikayeleri olan insanların hayatlarına bir anda dalmanıza neden oluyor. Yeri geliyor Pucca'nın maceralarını takip ediyorsunuz, yeri geliyor Nikita'nın Makası'nın 40 yaş sonrası bunalımına tanık oluyorsunuz. Özellikle plaj mevsiminin gelmesi ile birlikte, kızgın kumlardan serin sulara atlama cesaretinin bünyenize gelmesini beklerken okumanızı tavsiye edeceğim bu kitaplar eminim sizde de 'bunları yaşayan yalnız ben değilmişim' duygusu uyandıracak.
Hepimize güzel ve kitaplarla dolu bir yaz diliyorum.
BURCU MERİÇ
YAZARA E-POSTA GÖNDER