Bütün boş vaktinizi onunla geçirip ailenizi, arkadaşlarınızı ve hatta kendinizi ihmal ediyorsunuz. Peki, acaba bu yaptığınız ne kadar doğru? Bu sorunun yanıtını DoktorTakvimi.com uzmanlarından Uzm. Kl. Psk. Sanem Akkurt ile masaya yatırdık.
Yeni bir ilişkiye başladığımızda her anımızı onunla geçirmek, sık sık görüşmek, konuşmak isteriz. Hatta bunun için hayatımızdaki her şeyi bir kenara iter, sadece o kişiye ve ilişkiye odaklanırız. Peki görüşme sıklığımız ilişkimizi etkileyebilir mi? Aslında çiftlerin birlikte ne kadar zaman geçirmesi gerektiğine dair net bir cevap bulunmuyor. Ancak ister yeni bir ilişkiye adım atmış olun, isterseniz de yıllardır devam etmekte olan bir beraberliğiniz olsun partnerinizi görmekle işlerinizi ve hayatınızın geri kalanına ayırdığınız zaman arasındaki dengeyi nasıl kuracağınızı bulmak bazen zor olabiliyor. Her ilişkinin kendine özgü olduğunu hatırlatan DoktorTakvimi.com uzmanlarından Uzm. Kl. Psk. Sanem Akkurt, “Bir ilişkiye başlamanın ve devam ettirmenin kesin olarak "doğru" bir yolu yoktur, ancak dikkatli olmak genellikle daha iyi sonuçlar veren bir yaklaşımdır. İşleri erkenden aceleye getirmek birçok ‘iyi’ ilişkiyi mahvedebilir” diyor.
İlişki tecridine çekilmeyin
İnsanların genellikle bir ilişkinin içine daldıklarını ve kendilerini erkenden kaybetmeye başladıklarını hatırlatan Uzm. Kl. Psk. Akkurt, şöyle devam ediyor: “Hayatınıza girmiş bu kişiyle tanışmadan önce, kendiniz ve başkaları için yaptığınız planları, onunla vakit geçirmek için çabucak bırakmaya başlarsınız. Tomurcuklanan bu yeni aşk hikayenizin enerjisine kapılarak bir nevi ilişki tecridine çekilerek çevrenizden bir süre veya artık bundan sonrası için kaybolursunuz. Bu durum mevcut ilişkilerinizi tehlikeye atacağı gibi, aynı zamanda bir ilişkinin kendi doğal akışında oluşması için yeterli zamanı kendinize tanımadığınız anlamına gelir. Aşk dolu bir endorfin patlaması, bazı işaretleri ve kırmızı bayrakları da kaçırmanıza sebep olabilir.”
Yeni bir ilişkiyi korumanın belki de en iyi yolunun dikkatli olmak ve çok sık görüşmemek olabileceğine dikkat çeken DoktorTakvimi.com uzmanlarından Uzm. Kl. Psk. Sanem Akkurt, bu sayede karşımızdaki kişiyi yavaş yavaş tanıyarak, bize uygun olup olmadığını daha iyi görebileceğimizin altını çiziyor: “Böylece kendinizi kaybetmeden, daha kendiniz kalarak, daha az endişeli, daha az kırılgan bir şekilde ilişkide var olursunuz. Beraber geçirdiğiniz vaktin kalitesini korur ve arttırabilirsiniz. Arkadaşlarınız ve aileniz ile olan bağlarınızı koruyabilirsiniz.” Hayatınızdaki kişinin dünyanız değil, galaksinizdeki bir gezegen olması gerektiğini söyleyen Uzm. Kl. Psk. Akkurt, bu önerilere uyarak oluşmakta olan ilişkiyi hızlı tüketimden kurtarabileceğimizi belirtiyor.
Hayatınızdaki Kişi Dünyanız Değil Galaksinizdeki Bir Gezegen Olmalı
Bütün vaktinizi ilişkinize ayırıyor, her fırsatta sevgilinizle görüşüyorsunuz.
DİĞER HABERLER
Kış Depresyonu ile Nasıl Başa Çıkılır?
Kapalı havalar, mevsimsel duygudurum bozukluğu’nu tetikliyor.
Kronolojik Yaş Mı Biyolojik Yaş Mı?
Uzmanlar, kronolojik yaş ve biyolojik yaşın birbirinden farklı olabileceğine dikkat çekiyor.
“Biraz Seksi Görünmekten Zarar Gelmez”
“Dar Pantolon Modası Reflüyü Tetikliyor”
“Bu Kış Kadını’n Gözü Yükseklerde!”
“Hilton Hotels Corporation dünyanın en büyük oteli sıfatını lüks marka çizgisi oluşturmak üzere geniş”
“Henry Saiz 23 Mart’ta Roxy’de!”
“Rubato’dan Yeni Video Müjdesi”
REKLAM
reklam@cosmoturk.com
İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com
TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32