6 Haziran’da başlayan Ramazan’ın hem oruç tutma süresinin uzunluğu ,hem de sıcakların yoğun olduğu bir döneme denk gelmesine işaret eden Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu nedenle doğru beslenme ve bol sıvı alımı daha da önemli hale gelmektedir. Uzun saatler oruçlu iken vücudun sıvı dengesinin korunması açısından oruç tutan kişilerin sıvı tüketimi konusunda dikkatli olması gerekmektedir. İftar ve sahurda vücudun gün içindeki sıvı kaybını gidermeye yardımcı olmak üzere suyun yanı sıra, süt ve ayran gibi içeceklerle de sıvı kaybı asgari düzeyde tutulmalıdır.”


Süt ve süt ürünleri tok tutuyor

Sütün bileşimindeki karbonhidrat, protein, yağ, kalsiyum, fosfor, magnezyum, potasyum, B vitaminleri ve daha birçok aktif ögeyi içinde dengeli olarak barındıran tek besin olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, şu bilgileri verdi:

“Proteince zengin besinler midenin boşalma süresini uzatır, acıkmayı geciktirir ve tokluk hissi yaratır; Bu bağlamda protein içeriği yüksek olan süt ve süt ürünleri tokluk hissi verirken, aynı zamanda vücudun sıvı ihtiyacının karşılanmasına destek sağlarlar.

İnsan organizmasında açlığı azaltan besinler arasında ilk sırada süt gösterilirken beslenme bilimi, bir bardak sütün açlık duygusu hissettirmeden 5 saat boyunca tok tuttuğuna işaret ederek Süt şekeri olan laktozun, açlıkta kullanılan glikojen depolarına destek sağlayarak vücudun enerji ihtiyacının karşılanmasına, ayrıca sütün bileşimindeki yağın da midede uzun sürede terk etmesi nedeniyle tokluk duygusunun uzun sürmesinde etkili olduğunu ifade ediyor . İçeriğinde bulunan kalsiyum ise Ramazan ayında mineral ve vitamin gereksinimini karşılar. İftarda içilen ayran, kefir gibi süt esaslı içecekler, vücudun ihtiyaç duyduğu besin ögelerini sağlayarak, yaşanan mineral kaybını karşılarlar. B grubu vitaminleri fazlasıyla içeren ve kalsiyum açısından da zengin olan ayran orucunuzu açarken iyi bir tercihtir."

Süt ve süt ürünlerinin sahurda tüketildiğinde daha uzun süre tok tuttuğuna vurgu yapan Prof. Dr. Elmacıoğlu, oruç süresince oluşabilecek diğer sonuçlar hakkında da şunları kaydetti:

“Süt ve süt ürünleri, uzun süreli açlıklarda oluşabilecek konsantrasyon bozukluğunu önlüyor, daha sakin ve zinde bir gün geçirilmesini sağlıyor. Ayrıca sindirim sistemini düzenlerken, kronik hastalıklardan koruyor, kilo kontrolünü sağlamaya yardımcı oluyor ve kan şekerini dengeliyor. Kemik sağlığının korunması için Ramazan ayında da mutlaka yeterli miktarda süt içilmesi gerekiyor. Ramazan ayının geçici bir dönem olduğunu düşünülmemeli, çünkü günlük olarak kalsiyum ihtiyacınızı karşılayamazsanız kemiklerden çekilen kalsiyum vücutta organizmanın gereksinimi için kullanılmaktadır Bu nedenle kemiklerden karşılanan kalsiyum daha sonraki yıllarda osteoporoza yakalanma riskini de artmaktadır. Ramazan ayı süresince ve diğer dönemlerde, günde en az 2 bardak süt içmeyi ihmal etmemek gerekiyor.”