Türk toplumunda ve Arap ülkelerinde kızlık zarı namusun ve bekâretin simgesi gibi görülür ve toplumsal bir öneme sahiptir. İlk gece kanama olması çok önemlidir, olmadığında kızın bekaretinden şüphe edilir ve bu durum ciddi sonuçlara yol açabilir.

Oysaki kızlık zarı sanıldığı gibi vajina girişini kapatmaz, zar vajina deliğinden 1-2 cm. içeride ve ortasında adet kanının aktığı bir delik bulunan bir yapıdır. Yani kızlık zarı doğuştan esnek ve deliktir. Eğer ilk gece kadın ve erkek birbirini rahatlatırsa, kadın kendini kasmazsa, yeterli ön sevişme yapılır ve vajinası ıslanırsa acı, ağrı ve kanama olmaz. İdeal olanı da budur, çünkü cinsel ilişki kadına acı vermesi gereken bir şey değildir, tam aksine kadın ve erkeğin birlikte yaptıkları zevk ve sevgi dolu bir eylemdir.

Yani normal şartlar altında, normal bir kızlık zarı, ilk gece kanamaz, yırtılmaz, delinmez, patlamaz, ağrı ve acı yapmaz. Çok hafif bir açılma yapar, bu da dışarıdan fark edilmez.

İlk gece kanama beklentisi kanamanın nedeni olabilir. Çünkü ilk gece kadın acıdan, ağrıdan ve kanama yaşayacak olmaktan korkar, çünkü çevresinden ilk ilişkinin çok acılı olacağına ve çok kanayacağına dair sözler duymuştur. Ama bir yandan da ya kanama olmazsa diye de korkar, çünkü kanamazsa da bu defa onu alıp doktora götürebilirler. Bu nedenle korkar ve ilişkide kendini kasar.

Erkeğin ise başka korkuları vardır ve kadının endişelerinin farkında değildir. Çünkü erkek de kendini kanıtlamanın derdindedir. Onun da kafasında ya penisim sertleşmezse ya da ya vajinaya giremeden boşalırsam gibi endişeler vardır.

Kadının ve erkeğin bu endişeleri bir araya gelir, kadın kendini kasarken erkek de içeri girmek için zorlar. Zorlamadan dolayı da vajina tahriş olur ve zorlanmaya bağlı olarak kanama olabilir, bu kan bir damlalık bir kandır ve sanıldığı gibi oluk oluk akmaz.