Ferti-jin Kadın Sağlığı Merkezi’nden Kısırlık Dosyası: -3-
Cosmoturk'ten yazı dizisi devam ediyor. Erkek ve kadında kısırlığın sebepleriyle beraber tedavi yöntemlerindeki son gelişmeler için tıklayın!
TÜP BEBEK Tedavisi:
Tüp bebek tedavisi yumurtalıklardan alınan yumurtaların erkek eşten alınan spermler ile vücut dışında döllenmesi ve elde edilen embryoların anne adayının rahmine transfer edilmesidir.
Kimler tüp bebek tedavisine ihtiyaç duyar?
Tüp bebek tedavisi ilk kez 1978 yılında Dr. Edwards ve ekibi tarafından İngiltere’de uygulanmıştır. Bu tedavi yöntemi ilk dönemlerde tüplerinde (yumurtalık kanallarında) tıkanıklık nedeni ile çocuk sahibi olamayan kadınlara uygulanmıştır. Günümüzde endometriozis, antisperm antikorlarına bağlı immunolojik infertilite (kısırlık), erkeğe bağlı infertilite (kısırlık) ve nedeni bilinmeyen infertilite (kısırlık) vakalarında da tüp bebek tedavisi başarı ile uygulanmaktadır.
Tüp bebek tedavisinin basamakları nelerdir ?
Tüp bebek uygulaması dört basamaktan oluşur;
1) Yumurtaların geliştirilmesi; yumurtalıkların uyarılması için hormon ilaçları kullanılır ve fazla sayıda yumurtanın olgunlaşması sağlanır.
2) Yumurtaların toplanması; ultrasonografi eşliğinde ve lokal anestezi ile yumurtalar toplanır.
3) Yumurtaların laboratuvarda döllenmesi; elde edilen yumurtalar ile erkek eşten elde edilen sperm laboratuvar koşullarında özel besiyerleri içinde bir araya getirilir.
4) Embryoların anne adayının rahmine transfer edilmesi; oluşan embryolar ince bir katater aracılığı ile anne adayının rahmine transfer edilir.
A) Mikroenjeksiyon Tedavisi
İntrasitoplazmik sperm enjeksiyonu (ICSI) olarak da adlandırılan mikroenjeksiyon işleminde seçilen tek bir sperm hücresi bir yumurtanın içine enjekte edilir. Bu işlemden önce çeşitli kimyasallar kullanılarak yumurtanın etrafındaki hücreler temizlenir. Mikroenjeksiyon işlemi özel mikroskoplara takılan mikropipetler yardımı ile gerçekleştirilir. 1992 yılından beri uygulanmakta olan ICSI işlemi ile döllenme oranları %80–90’lara ulaşmıştır. Mikroenjeksiyon işlemine hazırlık ve enjeksiyon sonrasındaki basamaklar tüp bebek tedavisi ile aynıdır.
Hangi çiftlerin mikroenjeksiyon tedavisine ihtiyacı vardır?
Ağır erkek kısırlığı vakalarının tedavisinde bu yöntem başarı ile kullanılmaktadır. Menide az sayıda spermi olan veya normal sayıda spermi olmasına rağmen spermlerin yumurtayı dölleyemediği durumlarda mikroenjeksiyon tedavisi uygulanır. Bu yöntem ile menisinde hiç spermi olmayan erkeklerden MESA ve TESE işlemleri ile elde edilen spermler, eşlerinden alınan yumurtalara enjekte edilerek bu çiftlerin sağlıklı çocuk sahibi olabilmeleri mümkün olur.
B) Lazer Yardımı İle Tomurcuklanma Uygulamaları
Gebeliğin oluşmasında en önemli basamak elde edilen embryonun anne rahmine tutunmasıdır. Anne rahmine tutunmadan önce embryonun çevresindeki zona denilen dış tabakası incelerek kaybolur. Böylelikle embryo hücreleri zona dışına doğru tomurcuklanır ve anne rahmine tutunabilir. Bu işlemin kolaylaştırılabilmesi için geliştirilmiş laboratuar olanakları ile zona tabakasında bir pencere açılabilir.
Üstün bir teknolojiye sahip olan lazer sistemleri ile embryo’ya dokunmadan (non-touch lazer microdrilling) micron düzeyinde kusursuz kesitler sağlayarak, yardımla tomurcuklanma (Assisted Hatching) işlemini gerçekleştirmektedir. Bu yöntem daha önceki uygulamalarda embroyo’nun tutunmasında problem olan çiftler ve ileri yaş grubu hastalar için kullanılıyordu. Ayrıca bu yöntem ile embroyoların içerisindeki biyolojik toksik atıkları (fragmanlar) temizlenerek (de-fragmantasyon) anne adayına transfer edilen embryoların kalitesi iyileştirilebilmektedir.
Kadın eşin yaşı ilerledikçe yumurtanın etrafında zona adı verilen tabaka kalınlaşarak embryonun rahme tutunmasını dolayısı ile gebelik şansını azaltır. Zona adı verilen tabakada pencere açılmasında kullanılan lazer yöntemi ile 38 yaş üzerindeki birçok vakada gebelik elde edilmektedir. Lazer kullanılarak yapılan yardımla tomurcuklanma uygulamaları kadın eşin yaşına bakılmaksızın yumurtanın etrafındaki zona tabakasının normalden kalın olduğu vakalarda ve birden fazla tüp bebek veya mikroenjeksiyon uygulamasına rağmen gebeliğin elde edilemediği vakalarda yapılır. Lazer yardımı ile tomurcuklanma uygulamaları ile üçüncü, dördüncü hatta dokuzuncu uygulamasında gebe kalarak sağlıklı çocuk sahibi olan çok sayıda vaka vardır.
C) Ardışık Blastosist Transferi
Döllenen yumurta bölünerek ikinci günde 2-4 hücreli hale gelir ve klasik tüp bebek uygulamalarında bu evredeki embryo anne rahmine transfer edilir. Doğal yollardan elde edilen gebeliklerde ise embryo rahme beşinci günde blastosist adı verilen çok hücreli evrede ulaşır. Bu evredeki embryonun rahme tutunabilme şansı daha yüksektir.
Günümüzde geliştirilen özel besi yerleri ve bunları destekleyen özel hücreler ile embryoları blastosist dönemine kadar geliştirmek mümkündür.
Dünyada ilk kez Singapur’da Ulusal Üniversite profesörlerinden Dr. Arif Bongso tarafından uygulanmaya başlanan ardışık transfer uygulamasında anne adayına ikinci veya üçüncü günde yapılan embryo transferinin ardından kalan embryolar özel besi yerleri içinde geliştirilmeye devam ettirilir ve blastosist evresine gelen embryo elde edilirse anne adayına altıncı günde bir embryo daha transfer edilir. Ardışık Blastosist Transferi uygulaması ile gebelik ihtimali yükselmekte ve blastosist transferi ile elde edilen gebeliklerde düşük oranı çok azalmaktadır.
Yarın: TESE işlemi
“Zirvedeki İsimler Belirleniyor!!!”
“Mavi 2015 Sonbahar-Kış Sezonunun En Çarpıcı Parçası: %100 Kaşmir Koleksiyonu”
“Susuzluk Kilo Yapar Zamansız Yaşlandırır”
“Antalya Altın Portakal da Genç Sinemacılara 50. Yıl Desteği”
“Bu seks mitleri çok konuşulacak ”
REKLAM
reklam@cosmoturk.com
İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com
TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32