Ünlü Psikoterapist Çağatay Öztürk, madde bağımlılığının son dönem oldukça arttığını belirterek, ‘Ben, oyuncular arasında daha yaygındır düşüncesini kabul etmiyorum’ dedi. Öztürk, ‘Oyuncular göz önünde olduğu için bu durumu onlara daha fazla mal ediyoruz. Bu, sanatçılara yapılmış çok büyük bir haksızlıktır,’ diye konuştu.
Her meslek grubunda madde kullanımının olduğunu, hatta kullanımın ortaokul yaşına kadar indiğini ifade eden Çağatay Öztürk, ‘Oyuncuların her yaptıkları çok çabuk duyulduğu için, sanki oyuncular daha fazla madde kullanıyormuş gibi algılanıyor. Mesela oyuncular arasında çok fazla namaz kılan da var, ruhsal gelişime kendilerini adamış kişiler de var. Uyuşturucu kullanan oyuncu yok ya da çok az demiyorum, her sektörden var. Bana gelenler arasında doktor da, bankacı da, hukukçu da, ev kadını da var’ açıklamasını yaptı.
‘SOSYAL İÇİÇİLİK DİYE POPÜLERİST BİR TERİM YAYILDI’
Öztürk,Türkiye’de belli grup uyuşturucular hakkında bir takım yanlış düşünceler olduğuna dikkat çekti. Öztürk; “Falanca uyuşturucu zarar vermiyor, o uyuşturucu ötekinden daha zararsız, bu bağımlılık yapmıyor, deniliyor. Örneğin; sizin vücudunuz her gün 2 kadeh alkol istiyor ve siz bunu alıyorsanız siz alkol bağımlısısınız. Kişi haftada 2 gün esrar içiyor, “istediğim zaman bırakırım” diyor. 20 yıldır bırakmamış ve devam ediyor. Sadece oyuncular arasında değil, genel olarak sosyal içicilik diye popülerist bir terim yayıldı,”diye konuştu.
‘TÜRK BASINI, AVRUPA BASININDAN DAHA DUYARLI’
Basın mensuplarının oyuncular ile ilgili yaptıkları haberlerden dolayı suçlanması yerine Devlet politikası olarak madde bağımlılığının zararlarının anlatılması gerektiğinin altını çizen Öztürk, sözlerine şöyle devam etti;
‘Türkiye’deki basının özellikle son 5 yıldır, Avrupa’daki basından çok daha sorumlu davrandığını düşünüyorum. Son yapılan 40 kişilik operasyonda bana gelen bir takım ünlüler var. Özellikle basını ya da birini hedef alarak suçlamayı doğru bulmuyorum. Basın günün sonunda işini yapıyor. Türkiye’de önemli dizilerin başrol oyuncularının da içinde olduğu bir operasyon yapılmışsa, bu haberi yansıtmayla alakalı basının olduğu yer, olması gerektiği yerdir.”
‘ÇOCUKLUĞUNDA TRAVMA YAŞAYAN OYUNCULAR DAHA MEYİLLİ’
Çocukluğunda tramva yaşayan oyuncuların madde kullanımına daha meyilli olduklarının altını çizen Öztürk, ‘Çocukluk döneminde yaşanılan bir takım duygusal boşluklar ilerleyen zaman içerisinde doldurulamayınca, en ufak bir boşlukta uyuşturucuya yönelebiliyorlar,” dedi.
‘OYUNCULAR ŞÖHRETLERİNİ YÖNETEMİYORLAR’
Öztürk, oyuncuların çoğunun şöhretlerini doğru yönetemediklerini belirterek, ‘Bana göre oyuncular şöhretlerini, kariyerlerini doğru yönetemedikleri zaman, kendilerini ifade edecek ciddi anlamda dans, spor gibi hobileri yoksa, duygusal boşlukta madde kullanımına yöneliyorlar,’ dedi.
‘MADDENİN YARATICILIĞI ARTIRDIĞI DOĞRU, AMA…’
‘X bir uyuşturucu yaratıcılığı artırıyor deniliyor, ama sizin bir yılda harcayacağınız eforu size bir ayda harcatarak. Alt beyin ve üst beyin arasında kişinin gel gitlerinin olduğu noktada kontrol mekanizması üst beyin tarafından yönetiliyor. Bilinçaltına itilmiş bir takım şeyler kontrol mekanizmanız ortadan kalktığı zaman daha net açığa çıkmış oluyor. Madde, sınırlarınızı ortadan kaldırdığı için bir şekilde yaratıcılığı artırıyor ve tetikliyor gibi gözüküyor olabilir, ancak uzun vadede verdiği zarar çok fazla.’
‘HASTALARIMA ASLA, ‘UYUŞTURUCUYU BIRAK’ DEMİYORUM’
Madde bağımlılığı şikayeti ile gelen hastalarına asla “uyuşturucuyu bırakın” demediğini belirten Öztürk, ‘Önce onlara “ne yapıyorsun, ne içiyorsun, bana bunları söyle” diyorum. Zaten ilk başta “sen maddeyi bırakmalısın” diyen uzmanlara da bir daha gitmiyorlar. Problem uyuşturucu kullanması değil, uyuşturucuya iten sebepler. Onları ortadan kaldırmadığınız sürece “uyuşturucuyu bırakman lazım, terapiye o zaman devam edelim” demek doğru bir yol değil. Bir şeyler için gelip anlatıp, sonra uyuşturucu problemini konuşup, bilinçaltındaki meseleleri çözdükten sonra maddeleri kullanmayı bırakıyorlar. Direkt uyuşturucuyu bıraktırmaya yönelik bir yöntem izlemiyorum. Bilinç altında onu yaptıran şeylerin üzerine gidiyorum’ açıklamasını yaptı.
SANATÇININ ÖRNEK OLMA DURUMU ABARTILIYOR
“Oyuncunun hangi noktada topluma örnek olması gerektiği konusu bizim toplumuzda biraz abartılıyor” diyen Öztürk, sözlerine şöyle devam etti;‘ Sanatçının topluma karşı sorumluluğu var, ama sınırlarının çok iyi bilinmesi gerekiyor. Oyuncu 24 saat tamamen iyi obje olmak durumunda değil. Onun da kendine ait bir takım inişleri, çıkışları olabilir. Uyuşturucu insanlığın problemi. Sanatçı; “Evet ben bunu kullandım, şu anda da tedavi olacağım” şeklinde yaklaşım sergilerse bunun toplum üzerinde olumlu etki yaratacağını düşünüyorum. Ekran önündekiler ne olursa olsun popüler insanlar, nüfus sahibi insanlar. Onların bile bu kadar zayıf noktaları olduğunu görmek, özdeşim açısından ayrıcalık ve yakınlık yaratacağı, bu konuda problemleri olanları tedaviye teşvik edeceği düşüncesindeyim.’
‘TÜRKİYE’DE ETİK KURALLAR ÇİĞNENİYOR’
Madde kullanan ünlülerin diğer insanlara göre çok rahat tedavi olamadıklarını da sözlerine ekleyen Öztürk, ‘Türkiye’de bu konuda etik kurallar çiğneniyor’ açıklamasını yaptı. Öztürk, yurtdışında kişilerin tedavilerini dışarıya sızdırmanın suç olduğunu vurgulayarak, ‘Türkiye’de bazı doktorlar kendileri de o isimle anılsın diye basına haber veriyorlar. Bu da tedavi sürecini baltalıyor’ dedi.
Çağatay Öztürk:Maddenin Yaratıcılığı Arttırdığı Doğru...Ama!!!
‘Türk basını, avrupa basınından daha duyarlı’
“Antalya Adrasan’da Merakla Beklenen Kozmik-Spirituel Festivali’ne Doğru”
“Cosmo'nun yavrularına yuva arıyoruz...”
“Yapay Zeka Tasarımlı Müzikal "Bir Masaldı"”
“Jolly Joker’de Bayram Programı”
“Sinirli erkeği bir fısla sakinleştirin”
“İyi eleman, güzel ofiste çalışır ”
REKLAM
reklam@cosmoturk.com
İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com
TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32