Bu durumun sebeplerinden biri de İnsan vücudunun hayati bir parçası olan boynumuz olabilir. Öyle ki yapılan araştırmalara göre boyun baş ağrısının klinik olarak görülen tüm baş ağrılarının yüzde 4 ila yüzde 22’sini oluşturduğu düşünülüyor. Boyun kaynaklı Servikojenik baş ağrısı denilen problemin pandemi sürecinde daha çok arttığını dile getiren “ Salgın ile birlikte hem yetişkinler hem de çocuklar için ekran başında geçirilen süre uzadı. Bu duruma kötü duruş gibi faktörlerde etkilenince boynumuzda bozukluklar oluşmaya başladı. Bu da aslında toplum tarafından pek bilinmese de baş ağrılarımızın nedeni bile olabilir” dedi.

Tüm dünyayı etkisi altına alan Yeni Tip Koronavirüs (Kovid-19) sürecinde okulların uzaktan eğitim ile devam etmesi, ev ofislerin çoğalması, hafta sonu kısıtlamaları gibi virüs bulaş riskinden dolayı alınan tedbirler gibi birçok etken evde geçirilen sürelerin uzamasına neden olurken bazı sorunları da beraberinde getiriyor. Bu problemlerin başında ise kas ve iskelet sistemi bağlı olarak omurga sorunları, bel ve boyun ağırıları geliyor.

Migren ile Karıştırılabilir

Yaşadığımız boyun rahatsızlıklarının baş ağrılarımızın da bir nedeni olabileceğini vurgulayan Romatem Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Halil İbrahim Bekdemir, “ Hepimizin zaman zaman başı ağrır fakat çoğumuz bu ağrının nedenini boynumuz olacağını düşünmeyiz. Hatta bazen bu durumu migren ağrıları ile karşılaştırılabiliriz. O yüzden bu ayrım için uzman hekime başvurmalıyız. Bu tarz sorunlar ile salgın döneminde daha çok karşılaştık. Çünkü, evde kaldıkça televizyon, bilgisayar, tablet ve telefon gibi elektronik cihazların kullanımını arttırdık. Bu cihazları da uygun olmayan postürde kullandık. Buna bir de egzersiz eksikliği eklenince birçok sorun gibi boyun problemleri de kaçınılmaz oldu. Boyundan kaynaklı baş ağrılarının belirtilerine dikkat edilmesi gerekiyor. Bu tarz durumlarda ağrınız, başınızın arkasından öne doğru yayılıyor gibi görünebilir, boynunuza veya kafatasının tabanına masaj yaptığınızda baş ağrınız hafifleyebilir. Başta ağrı aralıklı olarak başlayabilir, hastanın başının bir tarafına (tek taraflı) yayılabilir ve neredeyse sürekli hale gelebilir. Ayrıca ağrı, boyun hareketi veya belirli bir boyun pozisyonu (örneğin, bir bilgisayar monitörüne odaklanan gözler) ile şiddetlenebilir” ifadelerini kullandı.

Boynunuza Hareket Katın

Boyun bölgesinin sağlığımız için büyük öneme sahip olduğuna dikkat çeken Dr. Bekdemir, sözlerine şöyle devam etti: “Her hastalıkta olduğu gibi tedaviden daha önemli olan hastalığı önlemektir. Bunun için en önemli silahımız düzenli boyun germe ve güçlendirme egzersizleri yapmaktır. Özellikle televizyon, bilgisayar ve telefon başında geçirilen süreler minimuma indirilmelidir. Eğer iş gereği masa başı çalışıyor veya bilgisayar başında uzun süre geçiriyorsak tamamen hareketsiz kalmamalı, örneğin çay-kahve veya başka bir ihtiyacımızı kendimiz ayağa kalkıp yürüyerek gidermeli, en azından 30-45 dakika aralıklarla boyun germe ve güçlendirme egzersizleri yapmalıyız. Oturduğumuz masa ve sandalye ergonomiye uygun olmalı, sandalye kollukları olmalı ve seviyesi masa hizasında olmalıdır. Ekranın üst hizası göz seviyesinde olmalı, ekran tam karşımızda olmalı, ekranı görmek için baş veya gövde dönmesine ihtiyaç olmamalıdır. Gövde-kalça ve kalça-diz arasındaki açı 90º olmalıdır. Yastık yüksekliği kişiye özel olmalı, boyun boşluğunu tam desteklemeli, aşırı yumuşak veya sert olmamalıdır. Stres boyun kaslarında spazmı artırdığından mümkün olduğunca stres azaltılmaya çalışılmalıdır.”