O, televizyonun dahi çocuğu. 10 yıldır imza attığı tüm programlar zirveye oynuyor. Çok çalışıyor, hiç durmadan üretiyor, bunun karşılığını da maddi olarak alıyor. Geçen yıl sanatçılar arasında en çok vergi verenler listesinde ikinciydi, bu yıl ilk sırada yer alacağına inanıyor. Acun Ilıcalı, eğlence dünyasında rakip tanımıyor: “Bu sektörün en iyisi benim!”

“Acun Medya”nın patronusunuz. Televizyonda muhabir olarak çalışırken bu noktaya gelmek acayip bir şey olsa gerek...

- Benim hiç böyle bir hayalim yoktu. Hiçbir zaman “ıleride şunu yapacağım, böyle olacağım” demedim. Daha doğrusu ben hayallerimin peşinden gitmedim. Hayaller beni güzel yerlere getirdi. Dolayısıyla hayatımda hayal etmediğim şeylerle karşılaştım.

*Kısa sürede büyük adımlar attınız. Bu kadar büyümek korkutmadı mı sizi?

- Ben çok büyümeye kararlı değilim. şu anki durumum, bu sınır benim için yeterli. Bundan sonraki hamlemde, daha büyümek yerine bu şekilde kalmak var.

*Kaç çalışanınız var?

- Maaş verdiğim 50 kişi var. Ama operasyonel kullandığım kişi sayısı 100’ü geçer. Bu da şu demek; 300 kişi benden ekmek yiyor. Bu çok çok güzel bir şey. Bundan dolayı çok mutlu oluyorum. Bir de insanların burada mutlu çalıştığını biliyorum. Bu beni daha da keyiflendiriyor. Benim şirketimde kimse “Lanet olsun” diyerek işe gelmiyor.

*İyi bir patronsunuz demek ki...

- Evet, öyleyim... Bunu çok iyi hissediyorum. Bugüne kadar şirkette kimseye kaçta gelip, kaçta çıktığını sormuşluğum yoktur.

BEN NE PARALI AYILAR TANIYORUM

*Şöhret, patronluk, para kazanmak çok güzel de, sıkıntılar buna göre artmadı mı?

- Arttı tabii ki... Ama ben iş olayını, oyuna çevirmiş birisiyim. Her sabah şükrederek güne başlıyorum. Evet çok yoruluyorum, çok sıkıntıyla uğraşıyorum ama sevdiğim işi yapıyorum. Neredeyse 24 saat çalışıyorum ama hiç yorulmuyorum.

*Çok para kazanıyorsunuz, çok da kıskanılıyor musunuz?

- Beni çok kıskanmazlar. Çünkü ben kimseye “Çok param var”ı ifade etmedim, etmem de. Ben ne paralı ayılar tanıyorum! Hangimiz parayı mezara götüreceğiz? En kralı bile gömülüyor! Benim felsefem “Parayla adam olunmaz”, bunu karşı taraf da anlıyor. Ben asla arabamla poz vermem, çekerlerse trafikte çekerler... Evet araba alıyorum, çünkü arabaları çok seviyorum. Ben arabayı kullanmayı seviyorum, yoksa göstermek için almıyorum.

*Para işlerine siz mi bakarsınız?

- Ben hayatım boyunca para hesabı bilmedim. Emin ol bu yüzden 10 kat fazla kazandım. Paraya konsantre olacak insanın yapmayacağı manyak şeyler yaptım. Bende ‘paramı kaybetmeyeyim’ gibi bir güdü yok, her dakika ‘yeni proje yapalım, bu işe direkt girelim’ durumu var. Her şeye paldır küldür dalarım. ışi oyun olarak görüp, eğlenerek bir şeyler ürettiğim zaman, ürettiklerim halk tarafından da kabul görüyor ve iyi kazanıyorum. Bizim sektörde zaten iyi mal üreten iyi kazanır. Sektör bu anlamda canlı. Türkiye’de televizyondan iyi para kazanılıyor.

İŞİMİ DELİ GİBİ SEVİYORUM

*Aslında siz şanslı birisiniz. Emin olun, bir sürü sizin gibi yetenekli Acun’lar vardır...

- Bir sürü Acun yoktur. Televizyonculuk diye bir bilim var. Ve o bilimde profesör derecesinde iyiyim. Kendimi bu konuda çok iddialı buluyorum. Benim Türkiye’de televizyonu konuşacağım en fazla beş kişi vardır. Çünkü ben zamanının büyük bir bölümünü kamera arkasında, prodüksiyonun içinde harcamış birisiyim. İnsanlar neyi seyrediyor, çok iyi biliyorum. Bir de içgüdüsel bir şey. Ben çok ciddi bir bilgiyi içgüdü ile birleştirince başarılı oluyorum. “Acun Firarda”, “Fear Factor” benden sonra birçok kişi tarafından yapıldı, hiç kimse benim aldığım reytingleri almadı. ışin sırrı kendini işe adamak, ondan sonra olayı güzelce değerlendirerek hareket etmek. Aslında beni kokteyl gibi düşünebilirsiniz...

*Nasıl yani?

- Para hırsım yok. Araştırmacı bir tipim, dünya televizyonlarını her dakika incelerim. ışimi deli gibi severek yapıyorum, bana oyun gibi geliyor. Bir de sunucuyum ve olayın merkezindeyim. şimdi bu kokteylde olan başka birisi yoktur. Varsa da dalların birinde çöker o kişi. Adam gider, gider, para hırsı varsa 10 bin lira için projeyi tutacak kanala vermez de başka kanala verir, batar. Ben şu an hangi televizyonda hangi program kaç reyting yapıyor, karşısındaki ne yapıyor, hepsini ezbere bilirim.

BEN YÖNETEBİLİRİM AMA YÖNETİLEMEM

*Bir kanalın başına geçmeniz için teklif aldınız, neden kabul etmediniz?

- Birkaç yerden böyle bir teklif geldi. Ancak benim yapım genel müdür olmaya uygun değil. Ben yönetebilirim ama yönetilemem. Kendi kanalım olursa, çok iyi yönetirim ama...

*Peki bir kanalınız olacak mı?

- Hayır, dediğim gibi büyüme hırsım yok. Kendimi, “Acun TV”m olsun boyutuna getirmek istemiyorum. Fakat “Acun Firarda”ı yaparken de “Fear Factor”ü yapmayı düşünmüyordum. Bir şekilde olaylar beni oraya getirdi. şimdi yok diyorum ama bir gün bakarsın olaylar beni o noktaya getirir ve Acun TV’yi kurarım. Ben eğlence sektörünün en iyisiyim. şu an reality show’larda en iyi prodüksiyon şirketiyim. Televizyon; realty show, dizi ve haber programlarından oluşur. Ben reality show olayında kendime çok inanıyorum.

*Geçen yıl Türkiye’deki sanatçılar arasında en çok vergi veren ikinci kişiydiniz, bakalım bu yıl ne olacak...

- Sanırım birinci olurum. Birinci olmam bekleniyor.

REYTİNGİMİ SÖZLÜKTEKİ ZAVALLILARDAN ANLIYORUM

*İınternetteki sözlüklerde sizin için hiç iyi şeyler yazmıyorlar, bunu biliyor musunuz?

- Biliyorum... Ben reytingimi oraya yazı yazan bazı zavallıların yazdıklarıyla ölçüyorum. Ne kadar entry olursa, ben o gece programın reytingini iyi-kötü anlarım.

Sema Eren/ Hürriyet

Bu röportaj Medyatava.com 'dan alınmıştır.