>

KÖŞE YAZILARI | FERHAN PETEK

On Mu Dört Şubat?

Ben bilmem arkadaş ondördünü şubatın. (Ferhan Petek)
 
   
 
 
     

Yok sevgilim mevgilim. Zaten düşündüğünüz gibi de değil o olay. Erkek harcayacak kadın takınacak esnaf kazanacak. Bu.

Aslında derin düşününce ben de kapılıyorum bazen o küçük dünyanın cazibesine. Olmasa da varmış gibi geliyor. Ayakta kalmak için kendi bacaklarını kullanmaktansa başkasının omzuna çöreklenmek daha bir kolay sanki. Ama yok yok içime sinmiyor. Sinse zaten o adamı bulmak mümkün gelmiyor.

İyi adam olacak hem sana bakacak hem güven verecek hem mutlu edecek, oldu. Bunları yapsa iyi adam olmaz.İyi adam olsa bunları da yapsa emin ol ki paylaştığın başka bir kadın daha vardır bir yerlerde. Bütün iyiler kapılmış çünkü. Valla. Adam nerede adam yok. Olsa ben bilirdim, bulurdum. Yaptığım tüm araştırmalar, bu konuda çürüttüğüm tüm tezler her seferinde dönüp beni bulunca biraz daha ümidim kırılıyor inceldiği yerinden. Mesela ben şu anda bu düşüncelerimle kıvranıp bu satırlarla zihnimin dibini sıyırmaya çalışırken, yaşıtlarım sabahlar olmasın diye çabalamakta. Ben de çıkıp yanlarına gitsem mi acaba? Hani diyorum 14üne kadar şubatın…aman neyse. Daha önce defalarca denedim. Ocak ayında yılbaşından kalmalığı atana kadar şubat gelir, 14 üne 2-3 gün kala eteklerim tutuşur döner dururum ortalıkta.

Mecbur muyuz kutlama yapmaya? Hayır kutlanması yasaklanmaya çalışılan o kadar gün varken 14 şubata kimse takılmadı mı? 19 Mayıs'ı 30 Ağustos'u 29 Ekim'i bize bıraksalar da 14 Şubat'tan kurtarsalar nooooooluurrduuuuuuu?

Demek bu kadar etkisiz ve önemsiz ki bizim gibi yalnızlar ya da kendini en kandırmış ben kendime yeterim yalanıyla tek başınalar dışında kimseye takıntı olmamış.

Vıcık vıcık ürünler dükkanları sardı bile. Kalp şeklinde iki kişilik tek parça eldivenler, birinde kalbin yarısı diğerinde diğer yarısı olan tişörtler, efendim tek bacaklı geniş pantolonlar, iki kişilik kocaman kazaklar, ayıcıklar çikolatacıklar aman. 14 şubata özendirmektense neredeyse iyi ki sevgilim yok dedirtme raddesine getiriyor insanı. Şimdi fark ettim de e fena da değilmiş bu durum.

Hazırlıkların başladığını görüyorum etrafımda.

Kadının; Ay ne alcam ben bu çucuuaaa yaaaağğğ?’sına karşılık

Erkek; oğlum bu yıl da şu günü atlatsak da. Pahalı bişeyler almak lazım şimdi.

Eh gecesinde o masrafın acısını çıkartacaz artık.’ı aslında gayet adil.

Erkeklerden çok şey bekler kadınlar oysa gerçek; erkektir. Düzdür sadedir nettir.

Kadınlar didikçidir. Ayrıntılara takıldıklarını itiraf eder ama bunun kötü huy olduğunu değil erkeklerin yüzeysel olduğunu iddia ederler.

Kimi oh hediye masrafım yok iyi ki sevgilim yok türküsünü dolar diline kimi de romantik değil realist oluşundan bahseder. Oysa gün sadece gündür işte. 13 şubatta olabilirdi mesela. Tamam peki kabul ediyorum ben de özeniyorum bazen birörnek giyinen her cümlenin sonunda yüklem değil de “aşkım,bidenem,balım,kuşum..” vs. kullananlara. Şurada 7 yılım kalmış emekliliğe tabi en kaba hesapla. O zamana kadar buldum buldum yoksa 5 yılı atlatınca zaten kalan 2 yılı da ben hallederim. Sırtımı kirasını ödeyebildiğim evin duvarlarından birine yaslamaya devam ederim bir şekilde.

Of her yıl aynı tantana içimde. Umrum dışıymış gibi yapıp da her iki lafımın birinin bu anlamsızlaştırmak için yırtındığım tarih oluşu. Ne kadar da tekrar ediyorum kendimi. Yok yok daha da bir şey yazmam artık. Hatta demem düşünmem bile. 14 şubat bir kere daha geliyor işte.

Hadi kapıyorum ben fazla yazmasın. Başım da ağrıyor zaten uyuyacağım daha.

https://twitter.com/#!/Fername
http://www.facebook.com/pages/Ferhan-Petek/40815501931


FERHAN PETEK
YAZARA E-POSTA GÖNDER

 

Diğer yazıları liste halinde görmek için tıklayın >

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>