Hamilelik ve bebek bakımı üzerine kitaplar okumayı hep sevmişimdir.Hamile olmadan önce de, sonra da okudum ve hala da okumaya devam ediyorum.İlk tanıştığım yazarlardan birisiydi Ece Arar.İlk kitabı Ece'nin Hamilelik Günlüğü'nü görmüş ve merak ederek alıp okumuştum.Çok içten gelmişti bana Ece Hanım'ın anlatımı.Sonradan diğer kitaplarını da (Bebeğimin İlk Yılı, Çocuk Sahibi Olmak İçin Kırk Bahane) alıp okudum.
Aynı zamanda Twitter'dan izlediğim kişiler arasındaydı Sevgili Ece Arar.Geçenlerde bir tweet'inde "kitap üzerine blog yazanlar kimler?" deyince, ben hemen blogumun linkini yazıp gönderdim ve onun da bana mail atmasıyla Resif Kitap ile tanıştım.
Ece Hanım Resif Kitap'ın PR'lığını yapıyormuş (yanlış yazmıyorum umarım) ve bana istersem Resif Kitap'ın internet sitesine bir göz atmamı, oradan beğendiğim kitapları seçerek kendisine söylememi rica etti.Böylece bana o kitapları yollayacaklar ve ben de okuyup blogumda yorumlarımı yazacaktım.Havalara uçtum resmen!Benim için harika bir teklifti!Yeni kitaplar okuyacak, blogumda yazacaktım ve bunu benden bir yayınevi istiyordu.Hemen http://www.resif.com.tr/ ye girdim ve kitaplara göz atmaya başladım.Dikkatimi çeken ilk kitap, Barbara Ann Kipfer'ın yazdığı Mutlu Olmak İçin 14000 Sebep adlı kitap oldu.Bu kitabın adını yıllar önce İpek Ongun'un bir kitabında okumuş ve çok merak etmiştim.Tesadüfen Resif Kitap'ta görünce de hemen ilk olarak bu itabı seçtim.Sonra da, son günlerde birçok yerde gördüğüm ve alacaklar listeme eklediğim "Dünya Nasıl Yönetilir?" adlı kitabı seçtim ve hemen ertesi gün kitaplar elime geçti.Önce Mutlu Olmak İçin 14000 Sebep adlı kitabı okudum, sonra da Dünya Nasıl Yönetilir'i.
Aşağıda ikisi ile ilgili yorumlarımı okuyacaksınız.
Mutlu Olmak İçin 14.000 Sebep - Barbara Ann Kipfer
Bu kitabı uzun zamandır merak ediyor ve okumak istiyordum (yukarıda da bahsettiğim gibi) ve Resif Kitap'ta görür görmez hemen seçip okumaya başladım.
Yazar Barbara Ann Kipfer, 40 yıl boyunca hayatında kendisini mutlu eden herşeyi not etmiş ve sonunda da böyle bir kitap çıkmış ortaya.Büyük-küçük bir çok şey var onu mutlu eden.Mesela:
-Saçını çok güzel bir modelde kestirmek
-Maaş bordrosu
-Yeni kızarmış ekmeğe tereyağını bol bol sürmek ve tereyağının eriyip ekmeğe gömülmesini izlemek
-Yeni yılın ilk sabahında sıcak bir kahvenin kokusunu içinize çekmek
-Soğuk havada ellerinizi ısıtmak
-Fırında patates
-Bir tebessüm, güneşli bir gün, buz gibi Coca Cola ve bunları paylaşacağınız bir en iyi arkadaş
-Cuma günü işten dönerken ev için çiçek almak
-Bir sahaftan ikinci el kitap almak
-Kek kalıbını yalamak (Favorilerimden birisi!)
-İyi bir kitapla yatağa atlamak
-Blog dünyası (Benim gibi)
-Otobüs penceresinden dışarı bakmak
-Çilek, kiraz ve yeşil üzüm dolusu bir sepet
-Mektup yazmak
-Başucunuzdaki kitapları okuma sırasına göre dizmek...
İşte böyle liste uzayıp gidiyor.Belki diyebilirsiniz, başka bir insanın mutluluk listesinden bana ne!Öyle değil işte!Kitaptaki maddeleri okudukça, aslında birçoğunun sizi de ne kadar mutlu ettiğini, bazılarının ne kadar da basit ama mutluluk verici şeyler olduğunu ve hayatınızda aslında bir çok detayı atladığınızı göreceksiniz.Bu kitap ise, ufak ama aslında önemli bir çok olayı, davranışı, düşünceyi, duyguyu fark etmeyi ve onlarla mutlu olmayı öğretecek.Hayattan keyif almak için aslında ne kadar da çok sebebiniz olduğunu far edecek ve bundan sonra çok basit şeyler için canınızı sıkmamaya karar vereceksiniz belki de.
Ben böyle yaptım ve kitabı bitirir bitirmez kendi mutluluk listemi hazırlamaya başladım.İşte bir kaç madde benim listemden:
-Kitap okumak, kitap satın almak
-Kitabevlerini gezmek
-Yeni bir kitaba başlamak
-Oğlumla geçirdiğim her an
-Yatağa yeni serilmiş çarşaflarda uyumak
-Bir kucak dolusu papatya
-Yazı yazmak
-Annesinin kucağına koşan küçük bir çocuk
-Ekoseli bir battaniyeye sarılıp bir fincan çay eşliğinde kitap okumak
Ben bu kitabı hep yanımda bulundurmaya karar verdim.Ne zaman içim sıkılsa açıp birkaç madde okuyacağım ve hayatımdaki güzelliklerin farkına varacağım...
Dünya Nasıl Yönetilir?
Hevesli Bir Diktatörün El Kitabı
Kitabı ilk duyduğumda çok ilgimi çekmemişti ama okuyanların yorumlarını gördükçe, ben de alınacaklar listeme ekledim ve Resif Kitap sayesinde okudum.
André De Guillaume tarafından yazılmış, oldukç keyifli bir kitap.Eğer liderlik ruhuna sahipseniz, hatta daha da ötesinde içten içe diktatör olma arzusuyla yanıp tutuşuyorsanız, işte size müthiş bir kaynak!Bu kitapta diktatör olmak için gereken şeyler, gücü elde etmek için yapılacaklar, dünyayı nasıl idare edeceğiniz, iktidarda kalmayı nasıl başaracağınız ve hatta emeklilik döneminizle ilgili her detay veriliyor.
Kitabın giriş kısmı oldukça iddialı bir sözle açılmış:
"Bir kez gücün tadını almış ve faydasını görmüş olan kişiler, isterse sadece bir yıl için olsun, asla kendi istekleriyle onu terk edemezler." Edmund Burke
Kitapta ilgimi çeken bölümlerden ilki şu oldu:
"Diktatörlerin Yapabileceği Ama Demokrasilerde Asla Yapılamayacak On Şey:
1.Bir televizyon istasyonu ya da gazeteyi kapatmak.
2.Faturalarını ödemeyi reddetmek.
3.Bina inşa ederken izin almayı unutmak.
4.Pulun üzerine kendi resmini bastırmak.
5.Geçen günün hava durumunu değiştirmek.
6.En çok satanlardan olacağı kesin olan bir kitap yazmak.
7.Bir arabayı iki araçlık yere park etmek (istisna olarak BMW sahipleri de bunu yapabilir).
8.Trenlerin saatinde kalkmasını sağlamak.
9.Gece 03.00'ten sonra taksi çağırmak.
10.Hükümeti gerçekten değiştirmek."
Birinci bölümde yer alan "Bir liderin ideal kişiliği" başlıklı anket de oldukça ilginç.Anketi yanıtlayıp, çıkan sonuca göre mükemmel bir lider olup olamayacağınızı görebilirsiniz.
Ayrıca kitapta yer alan her bölümde mutlaka bir liderden bahsedilmiş ve onunla ilgili ilginç bilgilere yer verilmiş.Örneğin Hun Hakanı Attila, acıya daha küçükken katlanmayı öğrenmeleri için Hun bebeklerin yanaklarının kesilmesini emretmeiş; Kraliçe I.Elizabeth, "Bu kraliçe şu zamandan şu zamana kadar yaşadı ve bakire olarak öldü" yazılı bir anıtın dikilmesini istemiş; bir çiftlik sahibinin oğlu olan Fidel Castro, altı yaşındayken ailesini, onu okula göndermeye ikna etmiş.
Ve kitapta yer alan, altını çizdiğim sözlerden bazıları...
-Tüm patronlar, önemli olanın para olmadığını bilir, önemli olan onunla ne yaptığınızdır.Nihayetinde onu beraberinizde ahirete götüremezsiniz.
-Başarılı görünmek kadar başarılı olan bir şey yoktur. Christopher Lasch
-Güç, nadiren onu en çok hak eden kişilere verilir.Zorla almak gerekir.
Bütün bunlara ek olarak kitaptaki "Büyük lideler ve onların büyük fikirleri" ve "Diktatörler hakkında unutmamamız gereken şeyler..." adlı bölümlerin özellikle ve şiddetle okunması tavsiyemdir!
Keyifli okumalar...
CANAN BAHADIR
YAZARA E-POSTA GÖNDER