İşim gereği, bir psikoterapist olarak her gün birçok yaşama farklı yolculuklar yapıyorum. Bu yolculukların kimisi hüzünlü, kimisi mutluluklarla, kimisiyse pişmanlıklarla dolu...
Yaşamda hiç kimse suçlu doğmuyor. Yanlışlıklar yapmak isteyerek yaşamıyor. Ne var ki yaşam şartları insanları girmek istemediği yollara itiyor. Bir an o yolun bizi gitmek istediğimiz yere götüreceğini sanıyoruz. Sonra aniden bir uçurumun kenarında buluyoruz kendimizi. Tam o esnada anlıyoruz belki de girdiğimiz yolun bizi gitmek istemediğimiz yere götürmeyeceğini. Bir anlamda uçurumun kenarındayken, tam da biteceğimizi sandığımız ve endişe duyduğumuz bir anda, herşey aslında yeniden başlıyor. İşte bu başlangıç sayesinde yaşamın ciddiyetini anlıyoruz. O ana kadar birçok “keşke” diyoruz. Keşkeler yüzünden karşılaştığımız kayıplarımızı düşünüyoruz. Aklımızdan geçenlerle, eylemlerimizin birbiriyle bağdaşmadığını anlıyoruz. Ama nafile...
Kayıplarımızı kazanca dönüştürmek kolay olmuyor. Büyük uğraşlar vermemiz gerekiyor. Üstelik birşeyler elde etmeye bu uğraşlar da yetmiyor. Elde ettiklerinizi koruyamaz ve sahip çıkamazsanız, tıpkı kumdan kale misali bir gün birileri gelip öyle bir tekme atıyor ki, ne yapacağınızı şaşırıyorsunuz!
Her gün danışanlarım sayesinde kimi zaman ölümle yüzleşiyor ve ‘yaşamı kılpayı yaşamak ne demek’ anlamaya, çalışıyorum. Kimi danışanlarım sayesinde, büyüdükçe hayallerin küçülmesinin ne demek olduğunu anlamaya çalışıyor ve yaşam enerjisi biten bir danışanımı yaşama karşı motive etmek için gayret gösteriyorum. Bir başka danışanımın yaşam yolculuğu esnasında acı ile mutluluğun bir arada yaşandığında insanın dengesini nasıl alt üst ettiğine tanık oluyorum. Kısacası yaşama dair her hikaye ve her danışanım ayrı bir önem taşıyor benim için. Ama o kadar insanın en büyük sorununun aslında yaşadıkları bir takım hayal kırıklıkları nedeniyle, ‘yaşları büyüdükçe hayallerinin küçüldüğü gerçeği’. Gerçekten insanın içini çok acıtan yaşamsal bir gerçek bu. Çünkü insan hayalleriyle vardır. Hayalleri olan insan umutlanır. Umudu olan insan yaşama bağlanır. Yaşama bağlanan insan üretir, insanlığa katkıda bulunur.
Umarım sizin hayalleriniz yaşınız büyüdükçe küçülmez. Hayalleriniz hep büyüsün ve gerçek olsun. Bir kez daha sizlerle paylaştıklarımı okuduğunuz için gözlerinize sağlık. Hoşça kalın. Bu arada unutmayın her hoşçakal bir merhabadır aslında.
DİĞER ADRESLER 
