Yaşamın esas kaynağı doğamızı yok eden ve kalkınma mitiyle doğa ve insanın haklarını hiçe sayan politikalar yüzünden bir çığ gibi büyüdü.

Doğa Koruma mevzuatının artık tümüyle iflas ettiğini görüyoruz. Doğayı sadece fiyat biçilebilecek bir meta olarak algılayan aklın, topluma ve insana ilişkin tavrı da bundan farklı değil. Yasalar ve hukuk artık sadece yatırımları ve dolayısı ile tahakkümü kolaylaştıran ve her istendiğinde değiştirilen bir yapboz gibi. Bu olumsuz gidişat karşısında gelişen demokratik tepkiler ise inanılmaz boyutlarda şiddet ile karşılaşıyor.

Doğayı yaşatmak ise yalnızca ağaç dikmekle mümkün değil. Doğa; toprağı suya, ağaçları göğe ve insanları birbirine bağlayan dayanışma ağı. Bu nedenle doğayı korumanın yolu herşeyden önce çeşitliliği korumak olmalı. Bir elimiz doğayla savaşırken, öteki insanla barışamaz. Bir elimiz insanla savaşırken, öteki doğayı yaşatamaz.

Doğa Derneği, hak kavramının tüm canlılara ait olduğunu savunuyor ve “hak parçalanmaz bütündür” diyor. Doğanın, toplumun ve bireyin özgürleşmesi, birbirine sımsıkı bağlı. Biri eksildiğinde, öteki de kayboluyor. Bu nedenle artık insanı ve tüm canlıları aynı anda özgürleştiren imeceye dayalı kültürleri çoğaltmak zorundayız. Doğa gibi. Gezi’de yaşandığı gibi.

Gezi Direnişi, işte tam da bu noktada doğal bir şekilde oluştu. İradesini; doğa için; özgürlük ve adalet için aynı anda ortaya koydu. Bu direnişin içinde yalnızca iktidar partisi için değil, diğer tüm siyasi partiler ve Türkiye’nin tüm oluşumları için önemli mesajlar var. Bu coğrafyanın insanları hiç bir kalıba dökülmeden yaşamları üzerinde söz sahibi olmak istiyor. Yalnızca olduğu gibi görünüp, göründüğü gibi olmak istiyor. Tüm farklılıklarıyla ve bir arada.

Gezi’nin gençleri sadece Taksim’in çevresindeki barikatları yıkmakla kalmadı, yaşamlarımızın önündeki çok daha büyük barajları ortadan kaldırdı. Bu direniş, Anadolunun dört bir yanındaki canlılara, derelere, ormanlara, göllere, ağaçlara şifa oldu. Gelecek zaman, bunu çok daha somut olarak gösterecek.

Bu direnişi canlarını ortaya koyarak, hiçbir tektipleştirmeyi kabul etmeden, masumca ve barışçıl bir şekilde çoğaltan insanlarla gurur duyuyoruz. Gezi Direnişi’ni var eden tüm gençlerin önünde saygıyla eğiliyoruz.

Doğa Derneği