ÇOCUKKEN TATİL DEMEK…

Çocukken tatil demek deniz demekti, güneş demekti, öğleden sonra uykusuna yatmamak için bahaneler uydurmak, geceleri eve biraz daha geç dönmek için yalvarıp yakarmak, abilere ablalara takılıp uzaklara kaçmak demekti…

Çocukken tatil demek; bütün gün deliler gibi enerji harcayıp hiç mi hiç yorulmamak, geceleri yatakta hayal kurmak, rüzgarla gelen müzik seslerine kulak kabartmak, gün batımında gezilen incik boncukçular, "anne n’olur bunu da alalım" lar, toplanan deniz yıldızları, minareler, taşlar ve kabuklar, saatlerce uğraşarak tutulup yeniden denize bırakılan küçük balıklar demekti…

Çocukken tatil demek heyecan ve mutluluk demekti; hızlı geçen saatler, upuzun kumsallar ıslak mayolar, kaçınılmaz bir esmerlik, kakao yağı, yasemin kokuları, cırcır böcekleri, hanımelleri, üstünde kuruyan deniz tuzu, aklına kazınan, ağzına takılan bir Sezen şarkısı demekti….

Çocukken tatil demek umut demekti; her sabah güne coşkuyla uyanmak, kukalı saklambaç, tahtiravalli ve salıncak, şekerleme yapılan küçük bir hamak, oynayacak yeni bir oyun bulmak ve oyun oynamaktan hiç bıkmamak demekti…

Çocukken tatil demek macera demekti; kayalıkların üzerinde gezmek, ağaçlara tırmanmak, denizde nokta kadar olana dek açılmak, zehirli çiçekler, böcekler toplamak, sürekli bir şeyler keşfetmek, her keşifle biraz daha büyümek veya hiç büyümemeyi seçmek demekti.

Çocukken tatil demek;şehirde bekleyen sorunlardan haberdar olmamak, masraflarının nasıl ödeneceğine dair tasalanmamak, bir yandan aklını işte güçte bırakmamak, her anın tadını doyasıya çıkartmak demekti…

Çocukken tatil demek; "tatil" demekti…


Gamze Mengi