İki hafta önceki çarşamba gecesi programını bir Amerikalı arkadaşımın zevkine bıraktım. Ufak bir yer bu La Crosse, ama gidilecek bar sayısı şehrin boyutuyla orantısız… adım başı bar/club. Neyse telefonlaştık buluştuk şehir merkezinde. (havanın -12 derece olduğunu da hatırlatırım, şaka gibi biliyorum) Klasik haline getirdiğimiz "Brothers" isimli bar ile başladık, birkaç tanıdık sima ve elimizde içkilerimiz. Kısa süre sonra ayrılıyoruz, arkadaşı ve grubunu takip ediyorum. Yeni girdiğimiz mekan çok bilindik rock bar atmosferine sahip, ancak müşteriler tezat içerisinde, u şeklindeki barın bir kolunda hippy amcalar ve teyzeler, diğer kolunda ise Amerika standartlarına göre fazla şık üniversiteliler. Biz sahneye yakın bir yere yerleşiyoruz. Kapıda verdiğim giriş ücretinin acısını limitsiz fıçı biradan çıkarıyorum. Gruba katılan cins karakterlerle muhabbete giriyorum. Hani sadece gece rastlayacağınız bazı tip insanlar vardır. Yaşamsal faaliyetlerini yürütmeleri için belirli oranda bar havası almaları şartmış gibi gezerler her gece. İşte onlardan birkaç örnek etrafımızda…

Bu mekanda pek sarmıyor ve atıyoruz kendimizi techno gecesinin düzenlendiği bir bara. Farklı djler hünerlerini sergiliyor. Ben de biraz eğlence arıyorum kendime, sohbet edecek, belki de geceyi geçirecek bir bayan. Derken hedef belirleniyor. Tam yanımızdaki arkadaş grubundan bir ince uzun esmer bayanı işaretliyorum. Yaparken kendimden utandığım hatta şimdi yazarken bile utandığım bir ucuz taktikle (sigara yakma) yanındayım. Gayet sıcak kanlı, beklediğimden çok daha pürüzsüz gidiyor herşey. Ve barın sessiz bir köşesinde içkilerimiz yudumluyoruz. Aslında ben o anda gecenin sonunu hazırlıyorum ama haberim yok. Genelde erkeklerin düştıği hatayı yapıyorum. Alkole dayanıksız bünyemin sınırlarını zamanlama hatasıyla zorluyorum. Üç bacardi kola ve dört bira sonrası beraber geldiğim arkadaş grubunun beni barda Emily (ismini hatırlıyorum) ile bıraktığını hatırlıyorum. Ertesi gün yatakta tek başımayım. Gerçekten ama gerçekten hiçbir kayıt yok gecenin ne şekilde sonuçlandığına dair. Otoparka bakıyorum arabam yerinde, demek ki ben geri kullanmışım, ama nasıl? Evde başkasının geldiğini gösteren izler de yok (koku, boş bardak, vs.) arkadaşlara göre onlar çıkarken ben son derece memnunmuşum Emily ile halimden. Ahhh bir de ben hatırlasam, cep telefonumda yeni bir Emily kaydı da yok. Şu siyah perde gitse beynimden de görsem ne olduğunu…

Bir daha olmamalı bu, nasıl eğlendiğimi bile hatırlamıyorum.

Gelecek sefere sekiz erkeğin limuzin kiralayıp Minneapolis’teki strip klüplerini işgal etmesini anlatmayı planlıyorum. (yedi Amerikalı ve ben Türk)…

Baş baş…

et_notlar@hotmail.com
et_notlar@hotmail.com