İş değişikliklerinin oldukça yoğun bir biçimde yaşandığı özel sektörde hepimiz bu hareketli dünyaya uyum sağlamak zorundayız. Tabii yeni iş arkadaşlarına da... Günün önemli bir bölümünü geçirdiğimiz ofiste huzur içinde olmamızın ve daha verimli hale gelmemizin en önemli şartlarından biri de, iş arkadaşlarıyla iyi ilişkiler içinde olmak... Ancak insanın huyunu suyunu bilmediği biriyle, bırakın yakınlaşmayı basit şekilde iletişim kurması bile kolay değil. O yüzden, mümkün olduğunca kısa bir süre içinde yeni iş arkadaşlarınız hakkında daha fazla bilgi edinmek gerek. Özellikle ofisteki masası, onun kişilik özellikleri ve çalışma alışkanlıkları konusunda bize çok şey söyleyebilir.

Dağınık:

Bu tip insanların masası karmakarışıktır. Üst üste yığılmış kağıtların, dosyaların, çizimlerin, notların ve kitapların altındaki kalemler, bardaklar, çakmaklar, kül tablaları, masadaki dağınıklığın etkisini bir kat daha arttırır. Üstelik etrafta hiç kimse, o masaya dokunmaya cesaret edemez. Bu derece dağınık bir masa aynı zamanda dağınık bir zihnin göstergesidir. Masa sahibinin paniğe kapılmaya müsait bir yapısı vardır. Unutkandır, plansız programsız çalışır, sabırsız ve raktiftir. Bununla birlikte dağınık insanlar genellikle son derece yaratıcı olurlar. Ondan kesinlikle düzenli ve soğukkanlı olmasını beklemeyin, aksi takdirde hayalkırıklığına uğrarsınız. Onunyerine, oryalığı bu kadar dağıtmasına neden olan yaratıcılığından faydalanmaya ve birlikte çalıştığınız ortak projelerde onun bu yönünü değerlendirmeye çalışın.

Evcimen:

Masası düzenli sayılır ama bu masanın asıl dikkat çeken özelliği, aile ve arkadaş fotoğraflarıyla dolu olmasıdır. Çünkü kendini daima evinde hissetmeye ihtiyacı vardır ve yakınlarıyla ilgili her obje, her fotoğraf ona güven verir. Fazlasıyla duygusal ve alıngandır. O yüzden, en azından başlangıç için, onunla sohbet ederken dikkatli olmanız gerekebilir. Özellikle ailesiyle ilgili şakaları asla kaldıramaz. Masadaki fotoğraflardan birini elinize alıp "Kardeşin de burada ne komik çıkmış" derseniz, bir daha asla suratınıza bakmaz. Aynı hassaslığı iş konusunda da gösterebilir, ki bu da sizin için epey yorucu olacaktır. Eğer her şeyi kişiselleştirmesinin ve sık sık çocuk gibi somurtmasının sizi yormaya başladığını hissederseniz, bu konuyu onunla açıkça konuşmaktan çekinmeyin.

Tasarım düşkünü:

Kalemlikten ajandaya, telefon defterinden kaleme, masasındaki her obje trend dergilerinden fırlamış gibidir. Modern çizgiler, uyumlu renkler, sıradışı tasarımlar... Oldukça şekilci bir insandır ve her zaman içerikten çok biçime bakar. Birlikte çalışmanız halinde onun bu şekilciliği, ancak sizin içeriğe büyük önem vermenizle dengelenebilir. Ancak aynı şekilde bir gün ona kalemin renginin mavi ya da kırmızı olmasının değil, kağıtta ne yazdığının önemli olduğunu anlatmak zorunda da kalabilirsiniz. Tasarım düşkün¬lüğü tek başına oldukça olumlu bir özelliktir, ancak iş arkadaşınız konuyu abartıp hayatını bunun üzerine kurmuşsa, onunla çalışırken biraz zorlanabilirsiniz.

Düzen hastası:

Dağınık insanların tam tersine masasındaki simetrinin bozulması, kalemin yerinden bir milim oynaması, kitapların birazcık kayması ya da masaya kazara kül dökülmesi onu gerçek anlamda hasta eder. Bu tip insanlar genellikle oldukça tutucu ve klasiktirler. Yeniliklere karşı çıkar, işlerin "olması gerektiği gibi" yapılmasını isterler. Bununla birlikte mükemmel bir organizasyon yetenekleri vardır. Böyle bir iş arkadaşının, işin kendine düşen kısmını zamanında bitireceğinden emin olabilirsiniz. Ancak ondan yeni ve renkli fikirler çıkmasını beklemeyin.