Giyim tarzınızda büyük ve radikal değişiklikler yapmak, adeta hayatınızın bir parçası. O yüzden de dolabınız ve çekmeceleriniz birbiriyle alakası olmayan, her biri farklı ve hatta birbirine zıt tarzların temsilcisi yüzlerce giysiyle dolu. Aynı şekilde evinizin dekorasyonundan da mütemadiyen sıkılıyor, bir gün Hint işi örtüleri serip tütsüleri ortaya çıkarırken, ertesi ggün bütün bu ıvır zıvırı içerdeki odaya tıkarak salonda minimalist bir hava yaratıyorsunuz. Bu tip dönemsel değişimleri yapmadığınız zaman, kendinizi kötü hissediyor, adeta ruhunuzun karardığını hissediyorsunuz. Acaba bu sürekli değişimler, sizin için hoş yeniliklerden öte bir anlam taşıyor olabilir mi?
KENDİNİZDEN KAÇIŞ
Değişiklik her insan için doğal bir ihtiyaç. Hele de kadınlar için. Dış görünüşümüzde farklı tatlar yakalamaktan hoşlanır, bu amaçla ara sıra saçımızın modelini ya da rengini değiştirir, daha önce asla düşünemeyeceğimiz tarzda ayakkabıları bir çılgınlık anında alıverir, evimizdeki o çok sevdgimiz tabloları acımadan yenileriyle değiştiririz. Canımızın sıkkın olduğu böylesi zamanlarda bu tip yeniliklerin ruhumuzu yenilediğini ve moralimizi düzeltttiğini düşünürüz. Ancak dönemsel değişimler takıntı haline geldiyse, yani bir kadın değişimi gerçekleştirmediğinde bu onun hayatını etkileyecek kadar mutsuz olmasına yol açıyorsa, altında daha derin açıklamalar olması gerekir.
Yani, böylesi bir alışkanlığınız varsa, kendinizi çok iyi gözlemlemelisiniz. Öncelikle kendinizi acilen sorguya alın. Yaptığınız değişiklikler acaba kendinizden kaçma isteğinizin göstergesi olabilir mi? Giydiğiniz farklı tarzda kıyafetlerle farklı kadın rollerini oynuyor olabilir misiniz? Belki de ufak çapta bir kişilik bunalımındasınız. Değiştirmek istediğiniz şey belki de sehpadaki şamdanlar değil de karakterinizin hoşlanmadığınız bir yanı.
HASIRALTI EDİLEN SORUNLAR
Ne zaman ve hangi sıklıkla yenilendiğinize dikkat edin. Bu tarz bir ihtiyaç ortaya çıkmadan önce hayatınızda olan olayları gözden geçirin ve bir genellemeye gitmeye çalışın. Mesela, sevgilinizle her kavga ettiğinizde saçınızın rengini değiştiriyor ya da annenizle her tartıştığınızda eve yeni bir vazo alıyorsanız, sokak sokak dolaşıp mağazaları değil, kişisel ilişkilerinizi gözden geçirmeniz gerekiyor demektir.
KİM OLMAK İSTİYORUZ?
Aslında hepimiz zaman zaman kendimize yabancılaşırız, özgüvenimizi yitiririz ve tepkilerimizi farklı yollarla ortaya koyabiliriz. Olduğunuz ve olmak istediğiniz kadın arasında çok büyük bir uçurum varsa bilin ki, fiziksel olarak ne kadar değişiklik yaparsanız yapın, içiniz huzura kavuşmayacaktır.
Uzun lafın kısası: İç dünyanıza biraz daha fazla ilgi gösterirseniz, aynı kolyeyle aylarca mutlu olabilirsiniz!
Olmak İstediğiniz Kadın Kim?
Bir gün cici kız, bir gün “femme fatale”, ertesi gün serseri ve özgür kadın...
DİĞER HABERLER
Kış Depresyonu ile Nasıl Başa Çıkılır?
Kapalı havalar, mevsimsel duygudurum bozukluğu’nu tetikliyor.
Kronolojik Yaş Mı Biyolojik Yaş Mı?
Uzmanlar, kronolojik yaş ve biyolojik yaşın birbirinden farklı olabileceğine dikkat çekiyor.
“Yeni Yılda Önce Kendinizi Değiştirin!!!”
“Yeni Nesil Gardırop: Rentony”
“‘Benim Adım Kırmızı’ Japonca’da ”
“2014’te Bu Filmlerle Aşk Yaşadı”
“Christian Louboutin İlkbahar 2011 Koleksiyonu”
“Elleriniz Yaşınızı Ele Veriyor…”
“Philips Xenium ile Pil Ömrü Çoook Uzadı!”
“Dünya Fuarları Küçülüyor Dijital Sektör Tersi Oranda Büyüyor”
REKLAM
reklam@cosmoturk.com
İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com
TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32