Aynı mekan içinde çalışıyor, eğitim alıyor, öğretmenlik yapıyor, ebeveynlik yürütmeye çalışıyoruz. Tüm bu ortamın odak noktası ise dijitallik. Siber güvenlik kuruluşu ESET, çocuk psikologları ve kendi güvenlik uzmanları işbirliğiyle ‘aileler ve öğretmenler için delirmeden evde kalmanın yolları’na ilişkin tavsiyeler içeren bir web sayfası hazırladı.

ESET, Avrupa’nın en büyük siber güvenlik kuruluşu olarak dijital güvenliği korumaya odaklanırken, ekran kullanımı artan ebeveyn ve çocukların ev odaklı yeni yaşam biçiminde doğru dengeyi yakalamasına da yardımcı olmaya çalışıyor.

Yeni dinamiklerle başa çıkmak zorunda olan eğitimcilere de yol göstermeyi hedefleyen ESET, bu amaçla ‘aileler ve öğretmenler için delirmeden evde kalmanın yolları‘na işaret eden bir web sayfası hazırladı. Kılavuz niteliğindeki sayfada ebeveynler için tavsiyeler, öğretmenler için ipuçları ve internetteki tehlikelere karşı ücretsiz korunma önerileri yer alıyor.

Tomkova, evde ve eğitimde işlerin ‘delirmeden’ devam edebilmesi için şu 7 tavsiyede bulundu:

1. Ekip çalışması ve proje yönetimi
Bir proje planı oluşturmanız, rotasını belirlemeniz, katılımcılara liderlik etmeniz gerekir. Makul ve gerçekçi bir şekilde yapın. Bir süredir evdesiniz, deneyimleriniz oluştu. Neyi doğru yaptığınızın ve neyin en iyi şekilde çalıştığını biliyorsunuz. Deneyimlerinizi, önümüzdeki haftalarda net bir proje planı oluşturmak için kullanın. Her aileye uyacak tek bir plan yok, bu yüzden kendiniz için bir tane özelleştirmeniz gerekiyor.

2. Net kurallar ve rutin
Ailenin kaç çocuğu olursa olsun, kuralları açıkça belirlemek her zaman faydalıdır. Herkese bir rutin verin, böylece gün daha sorunsuz çalışır ve herkesin takip etmesi gereken bir şey olur. Planı mümkün olduğunca ayrıntılı yapın. Buna sabah rutini, video öğrenme zamanı, iş, öğle yemeği molası, TV saati ve oyunları, internet, online sosyalleşme ve 'kendine zaman” dahildir.

3. Herkesin gösterinin bir parçası olmasını sağlayın
Ebeveynler kurallar için çerçeveyi hazırlarken, çocuklara kendi yollarıyla katkıda bulunma şansı vermeliler. Böylece herkes bir ekibin parçası olduğunu kavrar ve plana bağlılık artar. Herkes bir şeye katkıda bulunabilir. Bu, ihtiyaçlarını daha sonraya ertelemelerini, evde yardım etmelerini, küçük kardeşlerine bakmalarını veya önemli görüntülü toplantıları rahatsız etmemelerini içerebilir. Bu şekilde, çocukların önerileri herkesin koşullara uyum sağlamasını, kurallara uymasını ve kurallara uyulmaması halinde cezaların ve sonuçların ne olacağına karar vermesini kolaylaştırabilir.

4. İyi bir patron olun
İyi işbirliğine katkıda bulunan herkesin niteliklerini takdir edin.

5. İlişkileri ve dostlukları sürdürün
Geniş aileniz ve arkadaşlarınız ile ortak ya da bireysel olarak sosyalleşmeyi unutmayın. Elbette telefonla veya online olarak. Dostluk ve iyi ilişkilerin risk altında olmadığı hissi, özellikle çocuklardaki güvenlik duygusunu korumak için önemlidir.

6. Salgını yönetirken birlikte proaktif olun
Karantina durumu, toplumdaki krizin doğası ve sınırlamaların nedenleri hakkında konuşun. Çocuklar için merhamet, hastalar ve yardım edenler için empati geliştirin. Yetişkinlerin yaşlılara neden yardım ettiğini açıklayın. Çocuklarınıza, arkadaşlarına mektup veya mesaj yazmak gibi küçük ve samimi yolları gösterin.

7. Özeleştiri yerine nezaket
Ebeveynler kuralları uygulamak zorundadır. Bu iş zordur ve %100 başarılı olabilmek mümkün değildir. Kendinize çok yüklenmeyin çünkü bu değişen koşullarda istediğimiz tüm rollerde başarılı olmanız zor. En azından şu an mümkün olmayabilir. Her geçen gün olabildiğince iyi üstesinden geldiğiniz gerçeği kendi başına bir başarıdır!