KADIN OLMAK ZOR ZANAAT…
Kadına duyulduğu söylenilen sevgi ve saygı nerede başlayıp nerede bitiyor, bileniniz var mı?
Çok kızmıştım "Soframızdaki yeri öküzden sonra gelir..." diyen Nazım Hikmet’e.
…
Bizim kadınlarımız:
Korkunç ve mübarek elleri,
İnce, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle
Anamız, avradımız, yarimiz…
Ve sanki hiç yaşamamış gibi ölen;
Soframızdaki yeri,
Öküzümüzden sonra gelen…
Dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız kadınlarımız…
Ekinde, tütünde, odunda, pazarda ve ağıllarda
Karasabana koşulan kadınlarımız…
Yere saplı bıçakların ışıltısında;
Oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan kadınlar,
Bizim kadınlarımız…
Evet Büyük Nazım Hikmet’in de dediği gibi bizim kadınlarımız.
Yıllar sonra; yaşananları görmekten ziyade algılamaya başlayınca anladım kadının çilesinin ne olduğunu. Belki de bedenimde zamanla büyüyen kadın öğretti bunları.
İnsan olmak, insanca yaşamak bile bu denli zorken kadın olmak neydi?
Kadın sevgiydi,
kadın onurdu,
kadın namustu,
kadın aşktı,
kadın tapılandı.
Ama hepsi, her zaman sözlerde kaldı. Bize anneler gününde ezberletilen şiirlerde ya da edilen ilk aşk yeminlerinde...
Bir yerde bir yanlış var. Bu kadar değerli olduğu sözlerle vurgulanan varlık, neden bu kadar ayaklar altında?
Haberleri açın;
bir kadın dayak yemiş,
diğeri tecavüze uğramış,
bir diğeri ailesi tarafından bilmem kime satılmış.
Bu sıralar, bu tarz kaç kadın vakası ile karşılaştığımı sayamadım. Bir tanesini unutmaya çalışırken bir de bakıyorum ki yeni bir tanesi daha... Kadın her açıdan üretken diye nerdeyse taşlanacak, özel günlerde buram buram reklam yapan erkekler tarafından.
Şimdi bu yazıyı okuyan bazı beyler kızacaklar bana... Kimse alınmasın, darılmasın; bunlar gördüklerimin birikimleridir. Bende böyle izlenimler bırakıyorsanız, küçük beyinlerde neler bırakmış olabilirsiniz; durup düşünmemin zamanı gelmiştir.
Ama bir dakika, şimdi kriz var öyle değil mi?
Allah’ ın izniyle (!) bir atlatalım dualarla zararsızlığından emin olduğumuz krizi; o zaman bu konuyu en sağlamından tekrar yatırırız masamıza.
Siz şimdi sadece düşünün; “Kadın kimdir?” diye...
Serpil Şahin
serpil5sahin@gmail.com
www.serpilsahin.net
SERPİL ŞAHİN
YAZARA E-POSTA GÖNDER
DİĞER ADRESLER 
