Hak ettim!

Bu tatili, tatil telaşım yüzünden hak ettim!

Bir yandan işin en yoğun günleri, bir yandan bavulumdaki eksikler derken şu son bir hafta içinde kaça bölündüğümü tahmin bile edemezsiniz. Siz benim durumuma düşmeyin diye yazıyorum bu yazıyı…

Evet, sıralıyorum:

1. En önce, sakın yıllık izninizi Haziran’da almayın. Mümkünse en erken Temmuz olsun. Haziran’da gidilen tatilde, benim geçen sene döndüğüm gibi sadece biraz pembeleşmiş dönersiniz, üşürsünüz, arada yağmur da çiseleyebilir.

2. Tatile gidilecek yer artık “erken rezervasyon fırsatları” sayesinde son dakikaya bırakılmıyor; bu en güzeli… Tatile gitmeden taksit bitiyor : )

3. Bayanların en önemli sorunu, evet! Sabah – öğlen – akşam – plajda – kulüpte – akşamüstü içkisinde derken 5 güne milyon tane parça götürmek zorunda kalıyoruz. Bu hayattaki en büyük zevkimiz giyim kuşam değil mi zaten?? Bunun için önceden biraz para biriktirmeye başlayın bence, ki ne isterseniz alabilin.

4. Ben fırsat bulup iki günlüğüne bile bir yere gideceksem, giyeceklerimi yazarım desem bana güler misiniz?

5. Giyeceklerinizi yazarak planlarsanız, eksiklerinizi daha iyi görebilirsiniz.

6. Eğer bir caddede ya da alışveriş merkezinde öylesine dolaşıyorsam, tatile gidersem giyerim diye aldığım şeyler olur; tamamen varsayım ya da öngörü, adı her neyse işte, ama işe yarıyor. : )

7. Ben pek alışveriş merkezci biri değilim; daha çok sokak – cadde - pasaj gezmeyi severim, en son çare alışveriş merkezine giderim. Siz de benim gibiyseniz, işiniz çok zor. İş çıkışınızda zamanınızı iyi değerlendirmelisiniz. Böyle yerlerde, daha önce beğenip alamadığınız bir çorap bile bir sonraki gelişinizde kalmayabiliyor. Biliyorum, çünkü bir plastik ayakkabı için 2 saat dolaştım.

8. Kadın, alışverişi konsantre bir şekilde yapmak ister. Benim gibi iş çıkışınızdan sonra 2 saati başka bir işe ayırarak kalanında eksiklerimi tamamlarım diye düşünüp baştan savma iş yapmayın. Hedefe odaklanın, rahat rahat alışverişinizi yapın.

9. Giyeceklerinizi gideceğiniz yere göre belirleyin. Şık ama rahat olmak çok önemli. Geçen yılki tatilimde yaşadığım topuklu ayakkabı eziyetini bu tatilde çekmemek adına platform topuk, özellikle dolgu topuklu ayakkabı alıyorum yanıma. Sanki topuklu ayakkabıyla yürümekte çok başarılıymışım gibi, geçen yıl gittiğim yerde ince topuklu ayakkabıyla 5 km boyunca, çektiğim eziyetle o bana 10 km gibi geldi, bir süre sonra bacaklarım parantez olmuş bir şekilde yürümüştüm. Ben sıkıntıya gelemeyen biri olarak, bir yerden sonra “başlarım topuklusuna da” deyip çıkartır çıplak ayakla yürürüm ama öğrenmem gerek diyerek azmettim, topuklu ayakkabıyla yürüdüm! Bu yıl, kalın topuklulardan bile şüpheliyim. Siz en iyisi tatil için dolgu topuk edinin.

10. Bir de lütfen, mevsimlerden yaz olmuş, tatile siyah bir şey götürmeyin. Zaten işte de genelde siyah giyiliyor, yaz geldi artık, cıvıl cıvıl olun!

11. Bavulunuzu 2 gün öncesinden kapatın!

12. Bayan olarak, bizim için her zaman kakao/havuç hatta bebe yağı büyüktür 50 faktör koruyucu krem! Fakat tatiliniz hemen bitmeyecekse, ilk günden yanmaya uğraşmayın. Yavaş yavaş ve sağlıklı!

13. Bu yaz ilk kez güneş görecekseniz ya da öncesinde solaryuma filan girmediyseniz, gittiğiniz ilk günün akşamında bence çok kısa ya da çok açık bir kıyafet giymeyin. Azıcık teninizin bronzlaşmasına izin verin, bence.

14. Saçlar! Nasılsa saçlarınız güneşte, denizde çok yıpranacak! Eğer dibiniz çok çıkmamışsa, beyazlarınız o kadar kötü durumda değilse boşu boşuna boyatmayın. Mutlaka durulamadan kullanılan saç serumlarından edinin. Güneşlenirken, arada saçlarınıza uygulayın. Duymuşsunuzdur, argan yağı da aynı görevi görüyor.

15. İş telefonlarınızı mümkünse kapatın, ofiste işlerinizi öyle bir düzene sokun ki iş arkadaşlarınız sadece sizi eğlenip eğlenmediğinizi merak ettikleri için arayabilsinler, iş için değil! Mesajımız da gönderilmiştir : )

16. Çalışmaya başladıktan sonra, tatil benim için eşittir güneş - kitap – müzik – yan gel yat! Siz istediğiniz gibi değerlendirin, tatile motive olun!

Bana iyi tatiller…