İşim gücüm petroldür benim

Amerika'nın Ortadoğu üzerindeki planları sürdükçe, Hollywood da bu bölgeden beslenmeye devam ediyor. George Clooney'e en iyi yardım oyuncu Oscar'ını getiren Syrina'da da, hikaye yine bu topraklarda geçiyor. Her biri farklı noktalardan başlayan hikayeler. Zaman ilerledikçe aynı çizgide buluşuyor, hayata, kadere ve tesadüflere vurgu yaparaktan vurucu bir finale eriyorlar. Hollywood'un boncuk bulmuşçasına ha bire kullandığı bu beylik formül Syriana'da da karşımızda. Bir farkla: Bu kez hikayeler kesişmiyor. Herkes kendi dünyasının açmazı içinde mücadele verirken ve binlerce kilometre uzaktan birbirinin hayatını dönüşsüz biçimde değiştirirken, film bambaşka coğrafyaları gezip duruyor ve kahramanlarımız neredeyse hiç karşılaşmıyor.

Kahramanlarından biri olan George Clooney'e en iyi yardımcı erkek oyuncu Oscar'ı kazandıran film, Trafik'in senaristi olarak tanınan Oscar'lı Stephen Gaghan'ın ikinci uzun metrajı. Syriana ABD'nin Ortadoğu politikaları üzerine bir çeşitleme. Temelde yeni bir şey söylemiyor belki ama tavrını öylesine cesurca ve açıksözlülükle ifade ediyor ki, takdiri hak ediyor. Parçalı öyküsünü takip etmek zor, ama Michael Caine'in Fırtınalı Hayatlar'da dediği gibi 'kolaylık yetişkinlerin hayatına asla uğramıyor'. Göbeği salmış George Clooney'in performansı da, aynen kadronun geri kalanının olduğu gibi; şahane...



Hoşgörü avcıları

Türk sineması, cin olmadan adam çarpmaya pek hevesli malum, bizim neyimiz eksik diyerek el atmadık tür, yağmalamadık tema bırakmayacak, görünen o. Son örnek Mustafa Altıoklar'ın seri katil alt türüne dahil edilebilecek polisiye gerilim filmi Beyza'nın Kadınları. Kurtlar Vadisi Irak'ın B sınıfı aksiyon boşluğumuzu layığı ile doldurmasının ardından, Beyza'nın Kadınları da sinemamızda yıllardır hissettiğimiz bazı boşlukları layığı ile dolduruyor, hakkını yemeyeyelim...

Önümüzdeki filmde, kurbanlarının uzuvlarını kesmek suretiyle şehre dehşet salan bir seri katil söz konusu. Peşinde 'bizden biri' kontenjanından Fatih ve Amerikalarda eğitim görmüş psikolog Doruk var. Filme adını veren Beyza ise Doruk'un karısı ve kişilik bölünmesi sorunundan mustarip. Mustafa Altıoklar uzun sure Beyza'nın kişiliklerinden birinin katil olduğuna seyircisini inandırmaya uğraşsa da, nafile. 'Se7en'la, 'Kuzuların Sessizliği'yle, 'Dressed to Kill'le kaşarlanmış bir seyirciye bunu sunmak, 'ilk yerli seri katil filmi' olmanın beraberinde getirdiği hoşgörüyü de alıp götürüyor.


Talip Ertürk
terturk@gazetevatan.com