>

DİĞER HABERLER

Amfibikler sahada...

"Hafta sonu sevgimle amfibikler toplantısına gittik. Bir salon dolusu hem karada, hem denizde yaşayabilen bilim adamıyla beraberdik." Mürsel Sezen'in yeni yazısı...
 
   
 
 
     
Amfibikler sahada...

Üç haftadır SBT 2004 planları yapıyorduk, nasıl gideriz, nasıl geliriz, orada mı kalsak yoksa her gün gidip-gelsek mi diye?
SBT de ne diyeceksiniz.
Haklısınız, ilk başta ben de öyle dedim.
Sualtı Bilim ve Teknoloji Toplantısı imiş. Bu yıl sekizincisi Sabancı Üniversitesi Sualtı Sporları Kulübü’nün (SUSS) ev sahipliğinde Sabancı Üniversitesi’nin Tuzla’daki kampusunda yapılıyormuş.
Sevgilim 2002’dekine gitmiş, geçen yılkini kaçırmış, “çok zevkli, çok keyifli” deyip duruyordu.
Son hafta program açıklanınca ben de epey heveslendim; sualtı fotoğrafçılığı, mağara dalış eğitimi, Akdeniz faunası, teknoloji ve araştırma gezileri, denizcilik tarihi, yüksek irtifada dalış, sualtı arkeolojik çalışmaları...
Cumartesi günkü oturumları sevgilim çalıştığı için kaçırdık ama pazar 8.45 servisi ile yola koyulduk.
Tuzla meğer ne yakınmış, 45 dakika sonra oradaydık.
Minik bir kahvaltıdan sonra Baki Yokeş’in “Ekosistemlerin istilası” toplantısına girdik. Akdeniz’deki hayat, hangi balık nerden gelmiş, kum sandığımız canlılar aslında nasıl şeylermiş derken çok ilginç bir sürü şey öğrendim.
Sabancı Üniversitesi rektörü Tosun Terzioğlu’nun konuşması ise bir harikaydı. Boylamın denizde hesaplanması üzerine bir çok hikaye anlattı Terzioğlu. Boylamın yanlış hesaplanması binlerce denizcinin hayatına mal olmuş ve sonunda bir marangozun icadıyla bu sorun çözülmüş. (Hikayelerini sizinle de paylaşmak isterdim ama bildiri kitabına maalesef Terzioğlu’nun konuşması konmamış, ben de mesnetsiz yazmak istemiyorum.)
Toplantı git gide ilginçleşti. Bu amfibik arkadaşlar denize dalmayı aşmışlar denizin dibindeki mağaralara ya da dağların zirvelerindeki sulara nasıl dalınacağını anlatmaya başladılar. “Dalmayan bir tek ben varım herhalde” diye fısıldadım sevgilimin kulağına. “Hayır. Burada dalmayan bir sürü insan vardır” dedi ama şahsen beni inandıramadı.

Öğle yemeği arasında Sabancı Üniversitesi’nin halkla ilişkilerini yürüten Demet Oğuz bizi kapıda karşıladı ve yemek boyunca bize eşlik etti. Hem kaybolmamızı engelledi, hem de bize her konuda yardımcı oldu.
...ve sonunda günün en ballı oturumu başladı; Arkeoloji ve Batık Araştırmaları Oturumu. Kültür Bakanlığı Temsilcisi ve Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi'nde görevli sualtı arkeologu Yaşar Yıldız (şanslı adam) başından geçen ilginç olayları anlattı.
“Çanakkale geçilmez” teorisini çürüten deniz altılarla ilgili sunumu da Enes Ediz, Selçuk Kolay ve Savaş Karakaş birlikte yaptı. Bir de iyi haber verdi Karakaş. Marmara denizinde batırılmış bu denizaltıların hikayesini anlatan belgesel gelecek sene içinde gösterilecekmiş.

Tabii ki bu keyifli toplantıların içeriği ile ilgili çok bir şey yazamadım ama bu konuyla ilgilenenler için birkaç link vermek istiyorum. İlginizi çekiyorsa keyif alacağınızdan eminim.

SBT ile ilgili bilgi için;
http://sbt2004.sabanciuniv.edu

Mağara dalışları için;
http://www.madag.org

Fikir edinmek için
http://www.scubaturkiye.com

Mürsel Sezen
msezen@boyut.com.tr



Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>