Evinize bir ruh verin
Eve geldiğinizde yaptığınız ilk şey bilgisayarı açıp sohbet etmek ya da televizyon izlemekse, evinizin bir ruha ihtiyacı var demektir. Evinize nasıl mı bir ruh kazandıracaksınız? Çok basit...
Baba/dede evinde yaşamayı, dede topraklarının neresi olduğunu dahi bilme ihtiyacı duymuyor. Ancak “memleket neresi” sorusuna verilen cevaptan öte birşeydir memleket. Belki işe bir aile ağacı yaratmakla başlamalısın. Burada bulacağın kendi hikayendir. Geçmişini simgeleyen obje ve eşyalara sahip olup, onlarla yaşamak geçmişe saygının bir göstergesi...
Unutmayın ki, siz de geçmiş olduğunuzda yaşatacak eşyalar onlar olacak.
Aile fotoğraflarını ortaya çıkarın
İster atalarınıza, aile büyüklerinize ait eski fotoğraflar olsun, ister bu günün dostları, eşleri, çocukları, teyzeleri olsun, evinizde fotoğraflarınız için bir köşe yaratın. Eski fotoğraflar çocuklarınızın ve sizin geçmişinize ışık tutar, aidiyet duygunuzu geliştirir. Hatta bir aile ağacı yapmak ta hiç fena bir fikir olmaz. Duvarlarınız ve çerçeveleriniz için fotoğraf seçerken hep mutlu anların , keyifli birlikteliklerin fotoğraflarını koyarsanız çevrenizde pozitif bir etki yaratmış olursunuz. Dostlarınızın eğlenceli fotoğraflarını komik manetlerle dolabınıza asın. Antreler de bu tip fotoğraf köşeleri için ideal olur.
Evinizde sanata yer verin
Sanat üzerine vakit harcadıkça bilgilenebileceğiniz bir konu.Bir resme ya da bir heykele bakıp hemen karar vermeyin. Sanatçısını tanımak, yıllar içindeki değişimini takip etmek, ne anlattığını öğrenmek, kendini ona yakın hissetmek, hatta mümkünse onunla konuşmak ve bir bağ kurmak gerek. Evinizde mutlaka beğendiğiniz bir sanatçıya ait, en az bir tane sanat eseri olmalı. Hatta bir kural koyabilirsiniz kendiniz için; “Her yıl bütçemi ayarlayıp, evime bir sanat eseri alacağım.”
Klasiklerden en az birine sahip olun
Onlar tasarım terimini yaratanlar... Onlar bu gün okullarda okutulan tasarım kurallarını belirleyenler, kitaplarını yazanlar. Onlar kahraman! Charles – Ray Earnes, Le Corbusier, Arne Jacobsen, Frank o. Gehry, Frank Wroyd Wright, Verner Panton... Yaşadıkları tarihlerde tasarım dünyasında çığırlar açan, çizgileriyle başkaldıran, yeni patikalar yaratan, protestolarını yaşam biçimlerine taşıyan bu dahilerin orjinal çizgilerini tahip edin! Evinize en az birini misafir edin!
Modern markalardan birini edinin
Her ne kadar hızlı tüketim çağı, trendleri çok çabuk tüketse de ve firmalar 3 ayda bir yeni koleksiyonlarını çıkardıkları halde, vitrine taşır taşımaz kopyaları çıksa bile, sizin tarzınız her yeni gelen trendle birlikte değişse bile, günümüz tasarımcıları, bu günün güçlü markaları bir şeyleri doğru yapıyor emin olun! Philippe Starck ve Karim Rashid için iyi reklam yapıyor diyenleriniz, Rose Lovegrove’un organik çizgilerinden sıkılanlarınız olabilir. Ama onlar “herkesin 5 dakika bile olsa ünlü olduğu” günümüz yaşamına karşı aradan sıyrılarak yıllardır tercih edilir ve başarılı kalmayı başardı. B&B Italy, Molteni, Minotti, Maxalto, Moooi, Moroso, Cappelini... Teknolojil, ergonomik ve yeni tasarıma evinizde yer açın! Onu koruyun çünkü o geleceğin klasiği olacak.
Evinizi hatırlatan bir melodi olsun
Önce iyi bir müzik sistemi gerek. Eve geldiğinizde play tuşuna basacak ve dışarıdan gelen karmaşanın sesine bir son vereceksiniz. Müzik belki de evin her yerine yayılacak, hatta banyoya bile... Gelen misafirler sizin tarzınızı bilecek, daha kapıyı açmadan duyacaklar sizi... Ve gittiğiniz her yere o melodileri taşıyacaksınız. Müzik sizden ve evinizden hiç ayrılmamalı.
Seyahatlerinizden hatıraları sergileyin
Farklı kültürlerin izlerini peşinize takın, onları evinizde yaşamaya davet edin. Etnik eşyalar, dinsel objeler, şans getiren heykeller ya da romantik kentin en sevdiğiniz binasının küçük bir maketi. Sizin seçimlerinizle, sizin hikayelerinizle ve anılarınızla daha da önem kazanan bu objeler, evinizi diğerlerinden farklı kılacak. Bu esrarengiz rotalar ilham kaynağınız, enerjiniz, renginiz olacak.
Zengin bir kütüphane yaratın
Kitapler, dergiler, gazeteler, ansiklopediler, notlar... Okumaya dair ne varsa elinizin altında olmalı. Milano mobilya fuarında gözümüze takılan devasa kitaplıklara bakılırsa, evdeki okuma köşeleri gitgide büyüyor. En iyi dostunuzun ekip arkadaşlarına uygun köşeler yaratın.
“Orgazmı Kolaylaştıran Pozisyon!”
“V2K Designers Pre-Fall 2010 Zamanı!”
“Stephanel`den Çekici Hırkalar”
“Kolunuzu Kaldırmayı Bile Zorlaştıran Hastalık; Omuz Sıkışması ”
“Anne Sütünü Artıran 7 Temel Alışkanlık”
“İrem Derici’nin Tercihi Katerina Ekşioğlu “FW24” Koleksiyonu Oldu!”
REKLAM
reklam@cosmoturk.com
İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com
TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32