Offf bu ilişkiden sıkıldım!!!
Uzun süren her şey sıkıcıdır; ilişkiler hariç. İşin bu kısmı tartışmalı aslında. Mesele "İlişkinin monotonlaşması"...
Bir ilişki sizi ya da eşinizi sıkmaya başlamışsa, yapılacak çok fazla şey yoktur. Siz sadece doğru şıkkı seçmeye çalışın:
a) Bitirirsiniz!
Bu kelimeden bu kadar ürkmeyin. "Ürkme" derecenize göre değil, haklılık payınıza göre karar vermeye çalışın. Eğer ilişkiniz gerçekten uzatmaları oynuyorsa, bir de penaltılara bırakmanın alemi yok. Zaten bitecek şeyleri vakitlice bitirmek, başlangıçta yıkıcı görünebilir. Ama neticede ilişkilerin birçoğunun sonunda çekilen acılara birkaç sene sonra tebessümle bakılır. Hem bazen biten ilişkiler, daha hayırlı sonuçlara yol açabilir. Kimbilir, belki de "hayatınızın eşi" yan sokakta, ama siz, sürünen ilişkiniz yüzünden körleşen gözlerinizle göremiyorsunuz. Aman dikkatli olun. Bir de tükenmemiş ilişkiler vardır ki, bunları bitirmeye kalkarsınız, ama miyadları dolmadığı için bir türlü bitmez. İlk canı sıkılan ağlayarak diğerine koşar ve hooop tekrar başlar. Tekrar aynı sorunlar; birleş-ayrıl oyununa döndürmemek lazım. Eğer ki böyle bir olasılık görüyorsanız, "C" şıkkına atlamanızı öneririm.
b) Süründürürsünüz!
Mazoist eğilimleri olan okurlarıma şiddetle önereceğim bir yöntem bu. Sündürün, sorunları yok sayın, birbirinizi hırpalayın. Belki boyunuz uzar. Hem böylece belki de en fazla aşık olduğunuz insanı en nefret ettiğiniz insan haline getirebilirsiniz. Buyrun bakalım. Elinizden geleni ardınıza koymayın. Ama dikkatli olun. İnsan kalbi bu biçimde biten çok sayıda ilişkiyi kaldırmaz. Kendinizi ya da eşinizi enkaza çevirebilir. Böyle ürkütücü şeyler yazdığıma
bakmayın. Toplum içinde en fazla ilişki bitirme eğilimi bu seçenekteki gibidir. İnsanlar, süründürmeden bitiremezler genellikle ilişkilerini. Bence siz siz olun, diğer şıklardan birisine atlayın.
c) Rölantiye alırsınız!
Bilmeyenler için söyleyeyim, rölanti, Fransızca bir kelimedir ve Türkçe'de arabaların motorlarının durduğu yerde çalışması haline denir. Yani motor "hafiften" çalışmaktadır ama araba viteste olmadığı için kımıldamaz. Mola verin demeye çalışıyorum. Mola verin, nefes alın. Mümkünse bir süre birbirinizi hiç görmeyin, telefonla dahi konuşmayın. Ya da belirli kısıtlamalarla görüşün. Mesela, sadece sinemaya gidin ve sadece film üzerine konuşmayı önkoşul olarak getirin. Bu arada siz de sevgiliniz de ilişkiyi ve kendinizi gözden geçirme şansını yakalayın. Bence bunu yaparken, "Bir hafta hiç görüşmeyelim" gibi bir zaman da koymayın. Bırakın oluruna, ve tekrar kumru pozisyonu almayı bekleyin. Arabanın gideceği varsa, vitese kendiliğinden geçer. Rölantiyi uzun tutarsanız da benzin biter :-) Benzin bitmişse doğru "A" şıkkına zaten...
d) Tamir edersiniz!
Kulağa en hoş gelen şık bu. Ama en belalısı da bu sanırım. Her şeyden önce ilişkiyi bir proje gibi masaya yatırmak gerekli. Bunu bu şekilde telaffuz etmek kolay elbette. Ama masaya yatırılan masa örtüsü değil de iki insanın ilişkisi olunca durum elbette ağırlaşıyor. Benim önerim, bu işi uzun tutun. Not alarak, birer matematik erbabı gibi problemleri detaylandırarak çözmeye çalışın. Ortalığa bırakılan çoraplardan, yıkanmayan bulaşıklara, kıskançlık sendromlarına kadar herşeyi listeleyin. "ASIL" sorunun hangileri olduğunu bulmaya çalışın. Çünkü sağlam ilişkilerde sorunlar genellikle basit şeylerden çıkar. Minik özverilerle aşılabilecek bu sorunlar, erken teşhis yapıl(a)madığından habis haline gelir. Deprem olsa, savaş çıksa birbirinize nasıl sarılacağınızı, ortalığa bırakılan çorapların ne kadar önemsiz olacağını filan değerlendirin. Ama bu değerlendirmeleri yaparken kendinize ve birbirinize yalan söylememeye çalışın. O güne kadarki ilişki kurtarma operasyonlarınızın sahiciliğini sorgulamayı deneyin. İlişkiniz tamir edilemez halde ise diğer şıkların birisini deneyin!
“Kadınların Saçında Erkek Tipi Dökülmeler”
“Kronikleşen Omuz Ağrılarını Rahatlatacak 4 Yöntem”
“Bana Hangi Saç Modeli Yakışır?”
“Seksenler Yeni Sezona Yine İddialı Geliyor!”
REKLAM
reklam@cosmoturk.com
İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com
TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32