'Aldatılırsam Ayrılırım' Yalan!
Kadınlar artık daha güçlü, daha talepkar.... Erkekler zaten kadınları anlamıyor... Artık kimse alternatifsiz değil... "COSMOTURK EKİBİ OLARAK OKUMANIZI ÖNERİYORUZ"
'ALDATILIRSAM AYRILIRIM' YALAN!
Kadınlar artık daha güçlü, daha talepkar.... Erkekler zaten kadınları anlamıyor... Artık kimse alternatifsiz değil... Kadın-erkek ilişkilerindeki değişim, dönüşüm hakkında herkesin bir fikri var. Ama biz, çıkmaza giren ilişkileri; aşk, evlilik, sadakatsizlik konularını bir soralım dedik.
Gazete Habertürk - HT Magazin - Füsun Saka
Kognitif ve Davranış Terapileri Derneği Başkanı, ilişki terapisti Prof. Dr. Mehmet Sungur, ‘Sen, Ben ve Aramızdaki Her Şey’ adlı son kitabında kadın-erkek ilişkilerindeki hassas konulara dokunuyor. Aşkevlilik- sadakatsizlik üçgeninde nerede yer aldığımızı, “Aldatılırsam arkama bakmadan giderim” diyenlerin neden gidemediklerini anlatıyor. Sungur’a bu konularda aklımıza takılan soruları sorduk...
Hayatında sadakatla ilgili problemi olmayan var mıdır sizce?
Yok gibi aslında. Aşk, evlilik, sadakatsizlik üzerine yazılanlar tesadüf değil. İnsanlar bu üçlüden birine, hayatlarının bir aşamasında mutlaka rastlıyor. Çünkü insanın gözünü yakalayan çok şey olur ama gönlünü yakalayan iki-üç şey vardır. Ve hepimiz, aşkın bir görme kusuru olduğunu biliyoruz. Bu kusur evlilikten sonra düzeliyor, insan görmeye başlıyor.
Birine aşık olunca bize neler oluyor?
Karşısındaki insanda ne görmek istiyorsan onları görmeye başlıyorsun. İyi şeyler bekliyorsun. Sana “Güzelsin, mükemmelsin, anlamsız hayatıma anlam getirdin, ruh ikizimsin” diyor. Aşk bu haliyle görme kusuru zaten. Her insan, “Benim aşkım sonsuza kadar sürecek” diyor.
Aşk sonsuza kadar sürüyor mu peki?
Aşk bitiyor. “Bir daha aşık olmayacağım” diyor herkes, ama sonra oluyor.
Bu ne demek şimdi?
Masallarımızın kahramanlarından vazgeçiyoruz çünkü. Masallarımızdan ise asla vazgeçmiyoruz. Dolayısıyla başkasına aşık olabiliyoruz. Aşk, hayal ettiğinizle gerçek arasındaki farktır. Bunu fark edinceye kadar geçen zamandır. Her aşk yerini sevgiye bırakmıyor. Aşk büyük bir ihtiyaç, yaşamın sıradanlığına başkaldırı. Aşk bazen çıkmazdır ama içinden çıkmak istemediğin bir çıkmazdır. Çünkü onunla her şey anlam kazanıyor; günlük yaşamın sıradanlığı, trafik bile hoş görünüyor. Bu yüzden insanlar aşık olmayı, aşık olduğu kişiden daha çok seviyor. O duygu, belirli bir zaman diliminde o kişiye yöneliyor. Yoksa hep aynı kişiye aşık olunurdu, ama ben öyle birini görmedim. Aşkın sonsuza kadar devam etmesine imkan yok. Aşk bir duygudur ve tüm duyguların ömrü vardır, bir gün biter. Birine öfkelendiğinizi düşünün; iki ay sonra aynı öfkeyi duyuyor musunuz?
EVLİLİKTE ‘BATIK MALİYET’ HESABI
Peki sadakatsizlik ne zaman başlar?
Evlilikte ‘ben’leri koruyarak ‘biz’ olmak önemlidir. Sadakatsizlik ise ‘biz’i yok etme riskini göze almaktır. Fakat çoğu kişi, “Nasılsa duyulmaz” diye, bunu göze almadan sadakatsizlik yapıyor. Daha çok erkekler böyle davranıyor, çünkü sevgiyle aşkı, aşkla seksi birbirinden daha net çizgilerle ayırıyorlar. Sadakatsizlik yapan erkek, karısını sevmediğini düşünmez, onu durumdan ayırır. Ama bir kadının sadakatsizlik yapması için, ilişkisini gözden çıkarmış olması gerekir. Uğruna sadakatsizlik yaptığı kişide çok önemli şeyler bulmuş olması lazım; diğerinde bulamadığı şefkat, anlayış, ilgi ya da zeka...
Sadakatsizlik hepimizin başına gelebilir mi?
Hepimiz insanız, birimizin başına gelen herkesin başına gelebilir. “Benim eşim yapmaz” diye düşünülür, “Yaparsa ayrılırım” denir. Hele erkekler, eşlerinin sadakatsizlik yapabileceğini akıllarına bile getirmek istemez. Sadakatsizliği değerlendirirken kibirden kurtulmak lazım. Sadakatsizliğe rağmen ilişkisine devam edenlere “Onursuz” diyenler, kendi başlarına geldiğine gidemezler...
Bu ilginç gerçekten...
“Sadakatsizlikle karşılaşırsam ilişki biter” diyenlerin oranı yüzde 90’dan fazla. Ama sadakatsizliğe uğrayanların yüzde 60-75’i ilişkisine devam ediyor.
Neden?
Gidemiyor çünkü bu ilişki için çok yatırım yapmış. Birine bu kadar yatırım yaptıktan sonra gitmek kolay mı? Ekonomide buna ‘batık maliyet’ denir. İnsanın bir karar verirken, ilerideki avantaj ve dezavantajlarını düşündüğü sanılıyor. Oysa insanlar karar alırken, geçmişte bu karar için yaptıkları yatırımlara bakıyor.
SADAKATSİZLİK YAPAN DA ACI ÇEKİYOR
Sadakatsizliğe uğramak nasıl bir acı?
İnanılmaz bir acı. İnsanı alt üst eden, güven duygusunu ortadan kaldıran bir şey.
Ne gibi kayıplara neden oluyor?
Sadakatsizliğe uğrayan kişide kimlik kaybı oluyor. ‘Özel’ olma duygusunu yitiriyor, kendine saygısı yok oluyor. Adalet duygusunu, amaçlarını ve yaşama isteğini kaybediyor. Başkalarıyla bağları kopuyor, yalnızlaşıyor. Kendinisuçluyor. Utanıyor. Ama sadakatsizlik yapanın da kayıpları var.
Sadakatsiz neler kaybediyor?
Özür dışında ne yapabileceğini düşünüyor, çaresizlik yaşıyor. “Her gün aynı konu açılıyor, ne zaman bitecek bu” diyor, “Sadece ben mi sorumluyum” diye öfkeleniyor. Yalnız alıyor. Suçluluk ve utanç duyuyor. Umutsuzluk yaşıyor.
Sadakatsizliğe uğrayanlar neler yapmalı?
Krizin aşılması gerek. Ağır bir travmayı geride bırakmak için, yaşanan travmayı anlamlandırmak, bütün resmi görebilmek gerekir. Sonraki aşama ise affetme ve güveni kazanma aşamasıdır. Affetmek, olayı unutmak değil, bir karardır. Bazen, affedersiniz ama ilişki biter. Bundan sonraki hayata devam etmek için bu gereklidir. Acılardan ders çıkarmak önemli. İnsanlar bazen öğrenmiyor, aynı yanlışı yapmaya devam ediyor. Hayat bütün yanlışları yapacak kadar uzun değil.
ÜÇ TÜR SEVGİ VAR: ‘EĞER’, ‘ÇÜNKÜ’ VE ‘RAĞMEN’
Uzun yıllar boyunca aynı kişiye aşık olabilir mi bir insan?
O aşk değil, sevgidir. Aşk ve sevgi birbirine karıştırılabilir. Aşk ihtiyaçtır ama sevgi sanattır. Aşk sadece istemeyi bilir, sevgi ise vermeyi. Aşk, ‘ben’leri yok etmek pahasına ‘biz’ olmaktır. O nedenle ömrü çok kısadır.
Sevginin türleri var mı?
Üç türü var: ‘Eğer’, ‘çünkü’ ve ‘rağmen’ sevgileri. ‘Eğer’ sevgisinin anlamı şudur: “Ben seni severim, sen de beni seversen.” ‘Çünkü’de şu anlamlar var: “Seni seviyorum çünkü gördüğüm insanlar içinde en anlayışlısı sensin, sevmeyi biliyorsun, popülersin.” ‘Rağmen’ sevgisinde ise kişi, kim olursa olsun her şeye rağmen sevilir. Sevgi sevecenliğin kendisidir.
“İşte 200. haftanın armağanları...”
“Guess 2018 İlkbahar-Yaz Kadın Ayakkabı Koleksiyonu”
“Bebeklerde aşırı ağlama neye işaret?”
“Dünya Tiyatro Günü’nde Aile Yalanları Zorlu PSM’de!”
“Ramazan Ayı’nda Mide ve Bağırsak Sağlığı için 1 Bardak Kefir İçilmeli”
“Her Yer Instagram Her Yer TikTok ”
““Son Akşam Yemeği” 27 Ekim’de Sinemalarda!”
REKLAM
reklam@cosmoturk.com
İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com
TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32