>

ANNE - ÇOCUK

Hamileliğin korkulu rüyası: Düşük

Bebek sahibi olmak isteyip de adet kanaması geciken bir kadının aklına gelen ilk olasılık, doğal olarak hamileliktir. Ancak çiftlerin bir kısmı, ilk sevinci takiben büyük bir hayal kırıklığı ile yüz yüze kalabilir.
 
   
 
 
     
Hamile olduğunu öğrenen kadının ve eşinin sevinci, hayatlarındaki en önemli anlardan biridir. Bu mutluluk, doğumun gerçekleşip, aileye yeni bir bireyin katılmasıyla birlikte başka bir boyut kazanır. Ancak çiftlerin bir kısmı, ilk sevinci takiben büyük bir hayal kırıklığı ile yüz yüze kalabilir. Bu hayal kırıklığının sebebi, bebeğin kaybı ile sonuçlanan 'düşük'tür. Bu konu hakkındaki bilgileri Amerikan Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü uzmanı Dr. Alper Mumcu veriyor.

Düşük nedir?

Düşük, 20. gebelik haftasından önce ya da bebek 500 gram ağırlığa ulaşmadan gebeliğin herhangi bir nedenle sonlanmasıdır. Düşük tanısı, klinik muayene ve ultrason incelemesi ile konur. Bilimsel çalışmalarda rapor edilen düşük sıklığı %15-25 arasındadır. Gebelik ilerledikçe düşük olasılığı da giderek azalır. Döllenme sonucu oluşan gebeliklerin yarısı daha rahim dokusu içine yerleşmeden ya da çok erken dönemde düşük ile sonuçlanır. Düşüklerin %80'inden fazlası ilk 13 haftada meydana gelir. Risk ilk 8 haftada en yüksek değerdedir. 8. haftayı geçtikten sonra düşük ihtimali azalır.

En önemli belirti kanama

Düşüğün en önemli belirtisi, kanamadır. Vajinadan kanla birlikte doku gelmesi ile ağrı oluşumu diğer belirtilerdir. Ancak kan pıhtısı ile doku arasındaki ayrım dikkatli yapılmalıdır. Eğer mümkünse düşürülen parçalar muayeneye götürülmelidir. Düşüğe bağlı en önemli komplikasyonlar, kanama ve enfeksiyondur. Düşük sırasında kanama çok hızlı ve fazla miktarda olabilir. Gebelik yaşı ne kadar ileri ise kanama miktarının da o oranda fazla olması beklenir. Benzer şekilde tam olmayan düşüklerde de içeride kalan parçalar nedeni ile fazla kanama görülebilir. Kanamanın aşırı olması ve geç müdahale durumunda ciddi sorunlar görülebilir.

Düşükte yaş faktörü

Anne adayının yaşının artmasıyla birlikte üretilen yumurtaların kalitesinde de azalma görülür. Bunun anlamı, yumurtaların genetik yapısındaki bozulmadır. Bunun sonucunda embriyoda kromozom bozukluğu görülme olasılığı artar. Örneğin 20 yaşında bir kadın hamile kaldığında bunun düşükle sonuçlanma olasılığı %13 iken 42 yaşından sonra bu oran %50'ye çıkar. Olguların çok büyük bir kısmında altta yatan neden sadece o gebelik ile ilgili olduğundan, tekrarlayan düşüklerin görülme olasılığı çok yüksek değildir. Yapılan istatistikler her 36 kadından birinin iki kere arka arkaya sadece tesadüfen düşük yapabileceğini göstermektedir. Çoğu zaman düşüğü takiben kürtaj yapılır. Vücut içerisinde parça kalıp kalmadığından emin olmak açısından kürtaj yararlı olur. Nadiren tam bir düşük varlığında, kanama kesilmişse ve ultrasonda içeride parça kaldığını düşündüren bulgular yoksa kütaj yapılmadan da hasta takip edilebilir.

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>