Kendimiz ve diğerleri hakkında ne gibi duygusal tepkiler vereceğimizi, bu duygularla ilgili düşüncelerimizi ve nasıl ortaya koyacağımızı aile içerisinde öğreniriz. Duyguların öğrenildiği bu ilk sosyal ortam olan ailede, çocuklara duygularını nasıl ifade edecekleri, nasıl düşünecekleri ve nasıl davranacakları doğrudan öğretilmez daha çok eşler arasındaki duygusal alışveriş bunun için model oluşturur. Yetişkinlerin çocuklarına gösterdikleri duygular, davranışlar, çocukların duygusal yaşamlarının bir çerçevesini oluşturur .
Çocuk için aile güvenin koşulsuz kabulün olduğu yerdir,tüm dünyanın temsili önce ailede oluşur bu sebeple ailede oluşan her durum çocuğun davranışlarına kişiliğine hatta yetişkin dönemdeki yaşantılarına sirayet eder.Durum bu denli önemli iken çocukların aile içinde gördükleri tartışmalar fiziksel ve psikolojik şiddet , ailede öfke kontrolünde zorlanma yaşanması çocuğun ruh durumunu olumsuz etkiler. Aile içinde yaşanan öfke ve saldırganlık içeren davranışlara çocuklar ya kendileri doğrudan maruz kalmakta ya da aile içinde ortaya çıkan şiddete tanık olmaktadırlar. Aile içi şiddet uygulayanların büyük bölümünün kendisi doğrudan şiddet gören çocuklar arasından değil, ana babaları arasındaki şiddete tanık olanlardan çıktığı yönünde görüşlerin olmasına karşın çocuklukta şiddet içeren davranışlara maruz kalan bireylerin yetişkinlikte ciddi davranış bozuklukları gösterdikleri de görülmektedir. Bu bireylerin aynı zamanda kendi çocuklarına daha çok öfke ve saldırganlık içeren davranışlar gösterdikleri ortaya çıkmaktadır.
Yukarıda verilen açıklamalardan anlaşıldığı gibi, çocukların, gerek anne baba arasında ortaya çıkan öfke ve saldırganlığa tanık olmaları ya da aile içerisinde öfke ve saldırganlığa doğrudan maruz kalmaları, örselenmeleri durumunda, gerekse ebeveynlerin öfke ve saldırganlık nedeniyle boşanmaya karar vermeleri durumunda ortaya çıkan olumsuzluklardan doğrudan etkilendikleri söylenebilir.
Unutulmamalıdır ki çocuklar aile içindeki davranışı aynalarlar öfkeyi saldırganlığı doğuştan getirmez öğrenirler bu sebeple çocuk yetiştirirken onların ruh sağlığını korumak sevgiyle anlayışla onlara yaklaşmak şiddetsiz ortamlarda büyümelerini sağlamak çocuklara güven ortamı oluşturmak oldukça kıymetlidir.